Kariyer ve İş İlanları

Markalaşan psikologlar ayda 10 bin TL den fazla kazanıyor

Modernleşme ve kentleşme insanların profesyonel psikolojik destek ihtiyacını artırdı. Buna bağlı olarak psikolojik danışmanlık merkezi sayısında patlama yaşandı. Adını duyurup markalaşan psikologlar ayda 10 bin TL den fazla kazanıyor.

SAĞLIK Bakanlığının son verilerine göre, son dört yılda Türkiye’de psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle doktora başvuran kişi sayısı üç kat artarak 3 milyondan 9 milyona çıktı. Ancak psikolojik şikayetlerle doktora başvuran kişi sayısında patlama olmasına rağmen antidepresan ve benzeri nitelikteki ilaçların tüketim miktarında son dört yılda ciddi bir artış olmadı. İstanbul’da 2009 yılında 6 milyon 523 bin 5 kutu antidepresan benzeri ilaç satılırken, 2013 yılında bu rakam 6 milyon 736 bin 378’e çıktı. Bu durum, ilaç kullanmadan psikolojik destek alma tercihinin arttığını gösteriyor. ilaçsız bir yöntem olarak psikoloğa başvuranlarm sayısı artarken, buna bağlı olarak psikoloji merkezlerinin sayısında da ciddi bir artış yaşanıyor. Öyle ki, eskiden psikoloji merkezleri belli başlı yerlerde konumlanırken artık bu merkezlere mahalle aralarında bile rastlar olduk.

pisikolog

DENETLEYEN BİR MEKANİZMA YOK

Türkiye’de faaliyet gösteren psikoloji merkezlerinin sayısına ilişkin elimizde net bir veri yok. Bunun en önemli sebebi ise bu merkezleri denetleyen herhangi bir mekanizmanın olmaması. Uzmanlardan aldığımız bilgilere göre, bağımsız çalışan psikologlar ve psikolojik danışmanlar, faaliyetlerini danışmanlık hizmeti kapsamında ticaret odalarına bağlı olarak yürütüyor. Tıp merkezlerinde veya psikiyatri kliniklerinde verilen hizmetler,

Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenirken, psikologları denetleyen bir mekanizma yok.

KİM Psikoloji Kariyer İstihdam Merkezi’nden Psikolojik Danışman Dr. Ömer Akgül bu noktada şunları söylüyor: “Ruh sağlığı hizmeti sunan branşları temsil eden dernekler birbir-leriyle anlaşamadıkları için maalesef mesleğimiz odalaşamadı. Meslek odasının ve yasasının olmaması nedeniyle mesleki faaliyetlerin, meslektaşların ve merkezlerin denetimi maalesef yapılamıyor” diyor.

MEZUN OLMAK YETMİYOR

Türk Psikologlar Derneği Başkam Gökhan Malkoç ise, dünyada psikolojik danışmanlık merkezlerinin açılışının belli bir li-sanslamaya dayalı olduğunu, ancak Türkiye’de bu alanda ehliyeti olan ya da olmayan herkesin, bazen ilgili kitapları okuyarak bazen internet üzerinden yüzeysel bir eğitim alarak kendisini uzman olarak tanımlayıp bu merkezleri kolaylıkla açabildiğini söylüyor. Malkoç’a göre, böylesi bir merkezde hizmet verebilmek için üniversitelerin dört yıllık psikoloji bölüm-Akgül lerinden mezun olmak yeterli değil.

“Psikoloji mezunu olan kişi, bir takım beceriler kazanır, ancak terapi yapamaz. Çünkü bu uzmanlık gerektiren bir iştir. Terapi, psikoterapi nasıl yapılır, kim yapar, bunlar okullarda öğretilmez. Okullarda psikoloji bilimi öğretilir. Terapi üzerine ayrıca eğitim almak gerekir. Terapinin uygulama ve değerlendirme süreçleriyle ilgili belli başlı ekollerin izinden giden ekstra eğitimler alınmalı” diyen Malkoç, Türkiye’de açılmış psiko1ojik danışmanlık merkezlerinin büyük bir kısmının, bilgi ve becerisi olmayan kişiler tarafından açıldığını söylüyor ve ekliyor: “Ülkemizde durum çok kaotik. Merdiven altı merkezlerde psikolojik danışmanlık hizmetleri veriliyor. Oysabağımsız bir meslek yasası olursa psikolojik danışmanlık merkezlerinin de denetimi yapılır ve ihtiyaç sahipleri denetlenen uzmanlardan bu hizmeti alır.”

“BAZI DEĞERLER YOK OLDU”

Psikolojik danışmanlık merkezleriyle ilgili durum karmaşık, ancak bir gerçek var ki o da bu merkezlerin sayısının giderek artması. “Günümüzde yoğun iş stresi, ekonomik zorluklar ve politik yorgunluklardan bunalan insanımız bir çıkış yo- < lu bulma arayışında” diyen Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a göre, insanların tembelleşmesi, lüks ve eğlencenin yüceltilmesi, görev ve sorumluluk duygusunda azalması, israfın, aç gözlülük ve doyumsuzluğun yaygınlaşması, sosyal ilişkilerde saygının ve empatinin değerini yitirmesi, bencilliğin teşvik edilmesi sonucu toplumda bazı değerler geriledi. Sevgi, saygı, güven, merhamet ve sorumluluk değerleri zarar gördü.

Bu gelişmelerin sonucunda psikoloji hizmetine duyulan ihtiyaç arttı ve buna bağlı olarak bu desteği veren merkez sayısında da artış yaşandı.

FARKINDALIK ARTTI

Bu merkezlere ilişkin “İhtiyaç var ki bu sayı artıyor” diyen uzmanlar, son yıllarda Türk insanın bu konuda bilinçlenmesine bağlı olarak da psikolojik destek ihtiyacının arttığını söylüyorlar. Psikolojik Danışman Dr. Ömer Akgül, son yıllarda insan psikolojisine dair yayınların daha fazla ulaşılabilir olması, psikoloji ile ilgili farkındalığm artması, depresyonun tedavi edilebilir olduğu ile ilgili kanaatin yaygınlaşması gibi etkenlerin bu artışta etkili olduğunu söylüyor.

Son yıllarda prestijli bir bölüm haline dönüşen psikolojinin de öğrenciler tarafından daha fazla tercih edilmesi piyasadaki psikolog sayısını arttırdı. Psikologların bir kısmı birleşerek kendi ofislerini açtı. Bir diğer sebep ise psikolojik destek hizmetleri sonrasında yaşanan memnuniyetin tavsiyeye dönüşmesi oldu. Akgül’e göre, bir diğer önemli etken de modernleşme. Modernleşmeyle birlikte kendine yabancılaşan, hayatı anlamlandırma konusunda sorun yaşayan, sosyal olarak yalnızlaşan bireylerin artması kendilerini anlatabilecekleri uzman
arayışlarında etkili oldu.

GİTMEDEN ÖNCE DETAYLI ARAŞTIRIN

Artık psikolojik destek satın alınabilir bir hizmet haline geldi. Peki piyasada seans ücretleri ne durumda? Genelde 50 dakika süren seansların ücretleri, uzman psikologun bilinirliğine, merkezin nerede olduğuna ve rahatsızlığın çözülme sürecine göre değişiyor. Bu yüzden net bir rakam vermek zor.

Genel olarak seans ücretinin 200-450 TL arasında değişiklik gösterdiğini belirten Sağduyu Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Lerna Mezirciyan Çankırı, bu ücretlerin yetişkin ve çocuk ayrımında da farklılaştığını söylüyor ve ekliyor: “Burada asıl odak-lanılması gereken şey, seçilen kurumun ve kişinin sunduğu hizmetin kalitesidir.

Her alanda olduğu gibi bu meslekte de ticari kaygılarla açılan etik olmayan çalışma ortamları söz konusu olabiliyor. Bu nedenle gidilecek uzman ve kurum seçilmeden önce muhakkak detaylı bir araştırma yapılması gerekiyor.” Psikolojik tedavide seans ücreti, içeriğe göre değişiklik göstermiyor. Ancak kullanılan teknik ve materyal bazlı farklılıklar, bazen farklı ücretlendirmelere yol açabiliyor. Örneğin hipnoz, uygulanması uygun görülen testler gibi…

KAZANÇLI BİR İŞ

Peki bir psikologun aylık kazancı ne? Psikologların çalışma alanları çok geniş olduğu için aynı şekilde ücret yelpazeleri de oldukça geniş bir çerçeveyi kaplıyor. Rehabilitasyon merkezlerinden şirketlerin insan kaynakları departmanlarına, devlet hastanelerinden özel kuruluşlara kadar farklı pozisyonlarda psikolog bulmak mümkün. Ayrıca psikologun bir yerde maaşlı çalışıyor olması veya kendi yerini açmış olması da kazancı etkileyen ayrı bir etmen.

“Kendi ofisinde çalışan bir psikologun danışan ağının yoğunluğu da gelirine birincil yansıyan değişken olacaktır” diyen Lerna Mezirciyan Çankırı, genel bir değerlendirme yaparak bir psikoloğun aylık kazancının bin 500 ile 10 bin TL civarında değiştiğini söylüyor.

Psikolojik destek veren bazı merkezler

■ Madalyon Psikiyatri Merkezi

■ NP Nöropsikoloji Hastanesi

■ İstanbul Psikiyatri Enstitüsü

■ Anadolu Ruh Sağlığı Merkezi

■ Davranış Bilimleri Enstitüsü

Terapi İstanbul Psikiyatri Merkezi Yedikule Nöropsikiyatri Merkezi DEPAM [Depresyon ve Panik Atak Merkezi]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu