Haberler

BES’te giderler peşin, gelirler vadeli

BES’in yapısından kaynaklanan katılımcılara maliyeti uzun süredir şikayet konusu. Bu hafta sistemin katılımcıların omuzlarına yüklediği giderleri ve bunların niteliklerini inceliyoruz…

BİREYSEL emeklilik sistemini tanıtırken genellikle giderler görmezden gelinir. Sistemin vitrininde çeşit çeşit fonlar, haklar, devlet katkıları, emeklilik vaadi var. Mutfak tarafında ise içerisinde pek çok operasyonun olduğu, karar verme süreçleri vc alım-satım süreçlerinin yer aldığı değişik piyasalara, kurumlara, otoritelere uzanan bir yapı söz konusu. Piyasalar, kurumlar, işlemler, izinler, komisyonlar vb. birbirine harmanlanmış durumda. Bu yapının katılımcılara maliyeti sürekli şikayete neden olan giderler. Katılımcıların en çok şikayet ettiği gider ise giriş aidatı. Giriş aidatının amacı, katılımcıyı sistemden çıkmaktan vazgeçirip sistemde tutmak. Ancak çoğu zaman bilgilendirmeden kaynaklanan eksiklikler nedeniyle giriş aidatı konusunda katılımcıların şikayetleri sürüyor.

Sistemde katılımcıdan alınabilecek giderler mevzuatla belirlenmiş. Gönüllü BES tarafı ve otomatik katılım tarafı giderler açısından da farklılık gösteriyor. Örneğin, OKS tarafında giriş aidatı, yönetim gider kesintisi yok. Sadece yıllık 0.85 oranında fon işletim gideri söz konusu. Gönüllü BES tarafında ise alınabilecek giderler çeşitli. Giderlerin bir kısmı doğrudan katılımcının kendisinden tahsil ediliyor veya birikiminden indiriliyor. Bir kısmı ise fonların malvarlığından indiriliyor. Gelin bunların neler olduğuna bir bakalım…

KATILIMCIDAN ALINAN GİDERLER

Giriş Aidatı: Katılımcının bireysel emeklilik sözleşmesine ilk defa katılması sırasında veya değişik bireysel emeklilik şirketlerinde ilk defa sözleşme imzalaması durumunda, katılımcılardan giriş aidatı alınabiliyor. Peşin olarak tahsil edilebileceği gibi ertelenmiş olarak çıkış tarihinde de alınabilir. Giriş aidatı katkı paylarından ayrı olarak takip ve tahsil ediliyor. Ancak katılımcının sistemden erken ayrılmak istemesi veya birikimlerinin başka şirkete aktarılmasını talep etmesi halinde, ertelenmiş giriş aidatı var ise bireysel emeklilik şirketi katılımcının birikimlerinden bunu alabilir. Katılımcının aynı şirkette birden fazla sözleşmesi var ise bunlardan sadece ilki için giriş aidatı alınabilir.

Yönetim gider kesintisi: Bireysel emeklilik şirketi, ödenen katkı payları ile katılımcının sistemdeki birikimi üzerinden yönetim gider kesintisi alabiliyor. Genellikle yüzde 2 olarak uygulanan yönetim gider kesintisinde, ilk beş yıl çıkış tarihindeki kısıtlamalarına göre hesaplama yapılıyor.

Ara verme kesintisi: Bir yıldan fazla ödemeye ara verme durumunda, bireysel emeklilik hesabına ilişkin olarak emeklilik gözetim merkezine şirket tarafından ödenen sabit giderler, katılımcının birikimlerinden indirilebiliyor. Bunun tutarı da ilk çıktığında aylık 2 TL idi. Katılımcılar ödemeye ara vermeyi düşündüklerinde mutlaka bu giderin ne kadar olduğunu BES şirketlerine sormalılar.

Ara verme durumunda ek yönetim gideri kesinlisi: Katkı payının ödeme tarihini müteakip üç ay içerisinde ödenmemesi durumunda ilgili sözleşme için ödemeye ara verildiği kabul ediliyor. Ara verme süresi boyunca katılımcının birikiminden ek yönetim gideri kesintisi alınabiliyor.

Performans kesintisi: Sözleşmede belirtilmek şartıyla, mevzuatta belirlenen fonlar için karşılaştırma ölçütünü aşan getiriler üzerinden performans kesintisi yapılabiliyor.

FON PORTFÖYÜNDEN İNDİRİLEN GİDERLER

Fon işletim gider kesintisi: Fonun portföyünün yönetimi ile ilgili olarak fonun malvarlığından indirilen ‘fon işletim gider kesintisi’ BES şirketi ve portföy yönetim şirketi tarafından belli oranlarda paylaşılıyor.

Fon toplam gider kesintisi: Fonların kuruluş ve işletilmesinden kaynaklanan giderler bu başlık altında toplanıyor. Mevzuatta fonların gider kalemlerinin neler olduğu teker teker belirtilmiş. Fonların portföylerinden bu giderler dışında herhangi bir kesinti yapılamaz. Fonun portföyünden düşülen bu giderlerin katılımcıya yansıması fon getirisinin, giderler kadar azalması şeklinde. Fon kategorileri bazında katılımcıya yansıtılabilecek fon toplam gider kesintilerinin üst sınırı mevzuatla belirlenmiş.

İLK BEŞ YIL İÇİN

1 Ocak 2016’da yapılan düzenleme ile bu tarihten sonra sisteme girmiş olan katılımcılardan yapılacak kesintilerde yönetim gider kesintisi ve giriş aidatı birlikte değerlendiriliyor. Her iki giderin üst sınırı ilk beş yıl için “her yıl için brüt asgari ücretin yüzde 8.5’ine denk gelen maktu tutar” olarak ifade ediliyor. Bu durumda erken çıkışlarda katkı payı düşük olan katılımcılar, oransal olarak daha yüksek gider ödemek zorunda kalırken, katkı payı yüksek olan katılımcıların giderleri daha düşük oluyor.

ALTINCI YILDAN SONRASI

1 Ocak 2016 tarihinden itibaren giderlerin kontrolü katılımcının devlet katkısı hesabındaki birikimi üzerinden gerçekleştirilecek. Bu durumda altıncı yıldan itibaren devlet katkısı hesabındaki birikimin en fazla yüzde 60’ı kadar kesinti yapılabilirken, yedinci yılda yüzde 70, sekizinci yılda yüzde 80ı, dokuzuncu yılda yüzde 90’ı ve onuncu yıldan itibaren yüzde 100’ü şeklinde hesaplanacak. Katılımcıdan yapılan kesintilerin toplamı bu oranları aşamayacak.

Kontrol tarihi itibariyle toplam birikim tutarı yıllık brüt asgari ücret tutarını geçen sözleşmeler ile düzensiz ödeme statüsündeki sözleşmeler için, bu kontrol mekanizması çalıştırılmayacak. 2021 yılından sonra sözleşmede altı yılını tamamlayan katılımcılara fon toplam gider kesintisinin yüzde 2.5’u iade edilecek. 15’inci yıla kadar her yıl yüzde 2.5 artırılan iade oranları 15’inci yıldan sonra yüzde 25 olarak sabitlenecek.

ZEYNEP CANDAN AKTAŞ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu