Haberler

AB Komisyonu’nun vize serbestliğine ilişkin ilk raporu

AB Komisyonu’nun vize serbestliğine ilişkin ilk raporu, Türkiye’nin teknik kriterleri yerine getirme konusunda önemli ilerlemeler kaydettiğini ortaya koydu…

vize serbestliğiAVRUPA Birliği Komisyonu, Türkiye ile vize serbestliğine ilişkin yol haritasının Birinci Değerlenme Raporu’nu 20 Ekim 2014 tarihinde kamuoyuna açıkladı. Böylece 16 Aralık 2013 tarihinde Türkiye ile AB arasında imzalanan Geri Kabul Anlaşması sonrasında resmiyet kazanan Türk vatandaşları için vize serbestliği diyalogunda kritik ilk dönemeç alınmış oldu.

Anımsanacağı gibi AB’de 1995 yılında yürürlüğe giren Schengen sözleşmesi bir dış sınır anlaşmasıdır. Schengen anlaşması ile dış sınırlarını belirleyen AB, bu sözleşmeye taraf ülkeler arasındaki iç sınırların denetimlerini kaldırdı. Bu şekilde oluşturulan Schengen bölgesinde dış sınır denetimlerinde ortak uygulama ve kuramlar yaşama geçirildi. Schengen alanı vize, polis ve yargı konusunda işbirliği kapsamında bulunuyor. Bilindiği üzere Schengen, Lüksemburg’da bir köydür. Anlaşma orada yapılmıştır.

DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER

Schengen ülkeleri, Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İtalya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Polonya, Portekiz, Slovakya, Slovenya, Ispanya, İsveç olarak sıralanıyor. AB’ye üye olmayan İsviçre, İzlanda, Norveç Lichtenstein da Schengen bölgesine dahil.

Bir yabancı Schengen bölgesine her hangi birinin vizesi ile girdiğinde diğerine serbestçe geçiş yapabilir. Sancak Schengen vize rejimi yönetmeliğine göre, Schengen vizesi ilk defa kullanılırken, vizenin alındığı ülkeye giriş yapma zorunluluğu vardır.

Schengen ülkeleri ortak Schengen Information System (SIS) adı verilen bir veri tabanından yararlanıyor. Üye ülkelerin yetkili makamlarının kullanımına açık olan veri bankasında Schengen ülkelerine girmesi yasaklanan kişilerle ilgili bilgiler yer alır.

AB Komisyonu, raporunda 72 ayrı kriterde, Aralık 2013 tarihinde başlatılan diyalog sürecinden bugüne, Türkiye tarafından söz konusu teknik kriterlerin karşılanması yönünde atılan adımları değerlendirdi ve kriterlere uyumun artırılmasına yönelik, hedef odaklı politika önerilerinde bulundu.

Raporda 72 adet kriter genel olarak değerlendirildiğinde Türkiye’nin 22 kriteri karşılamış veya karşılamaya yakın olduğu; 40 kriterin bir bölümünün karşılandığı; 10 kriterin ise karşılanmadığı görülmekte. Bu çerçeveden bakıldığında 72 kriterden 62’sinde Türkiye yol haritası kriterleri ile belli seviyelerde uyumu yakalamış durumda.

OLUMLU BİR TABLO

Yol haritasının ‘Belge Güvenliği’ başlıklı 1. Blok’unda, en dikkat çekici başlığı, Türk vatandaşları tarafından kullanılan pasaportların AB standartları ile uyumlu olmadığı yönündeki değerlendirme oluşturuyor. Komisyon, değerlendirmesinde Türkiye’ye “AB ile uyumlu, parmak izi ve dijital fotoğraf gibi biyometrik verileri içeren ve yüksek güvenlik düzeyine sahip pasaportların kullanılması” tavsiyesinde bulunuyor.

Yol haritasının ‘Göç Yönetimi’ başlıklı 2. Blok’unda ise Komisyon, ÂB üye ülke vatandaşlarına yönelik Türkiye tarafından uygulanan vize uygulamasına son verilmesini; bu çerçevede başta GKRY (Güney Kıbrıs Rum Yönetimi) olmak üzere, kimi AB üye ülke vatandaşlarına yönelik ayrımcı uygulamaların kaldırılmasını talep ediyor. Bu çerçevede Komisyon, E-vize kapsamında resmi internet sitesinde ‘GKRY’ olarak kullanılan ifadenin ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ olarak değiştirilmesini talep ediyor.

Vize yol haritasında belirtilen kriterlere ek olarak Avrupa Komisyonu, göç ve vizeye ilişkin yayımladığı güncel istatistiklerle, Türkiye’deki mevcut durumu ortaya koyuyor. Bu çerçevede neredeyse tüm temel istatistiki göstergelerde Türkiye’nin olumlu bir tablo çizdiği ortaya çıkıyor. Komisyon sadece, geri kabul kapsamında Yunanistan tarafından Türkiye’ye iade edilmesi talep edilen yasadışı göçmenlerin Türkiye tarafından ret oranının halen yüksek seviyelerde olduğu uyarısında bulunuyor.

Komisyonun Birinci Değerlendirme Raporu kapsamında verilen güncel veriler arasında en dikkat çekici olanı Türkiye’den yapılan C Tipi turistik amaçlı Schengen vize başvurularındaki artış.

Rapora göre 2013 yılında Türkiye’den yapılan C Tipi Schengen vize başvurusu sayısı 780.846 oldu. Rapora göre, 2009 yılında yapılan başvurular ile kıyaslandığında bu rakam yüzde 61’lik bir artışa denk geliyor. Söz konusu vize başvurularında ret oranı ise yüzde 4.7. 2010 yılında bu oran yüzde 6.73’tü.

Komisyon, oldukça teknik olan söz konusu kriterlerdeki değerlendirmelerinde, sürecin objektif, net ve tam bir fotoğrafını çekerek Türkiye’ye sunuyor. Bu çerçevede teknik kriterlerin açık şekilde ortaya koyulduğu ve değerlendirildiği yol haritasında, Türkiye’ye vize serbestliği sürecinde daha olumlu ve yapıcı bir ortamda seyir imkânı sağlayacağı görülüyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu