Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Yeni hükümetin ilk icraatı hükümet programı olacak

Yeni hükümetin ilk icraatı hükümet programı olacak. Bunu geçici bütçe, 100 günlük eylem planı, OVP’nin güncellenmesi ve 2016 bütçesi izleyecek. AK Parti Ekonomi İşleri Genel Başkan Yardımcısı Naci Ağbal yeni hükümetin neler yapacağını anlattı…

REEL ve mali piyasalar seçim sonrası yeni hükümetin programını bekliyor. Tüm piyasalarda başlayan pozitif havanın devamı için kurulacak yeni hükümetin yol haritası çok önemli. Biz de Para dergisi olarak Ankara’nın nabzını tuttuk. Netleşen yol haritasını öğrendik. Ve sizlerle paylaşmak istedik.

64-hukumet-programi

Yeni kabine iş başına gelir gelmez ilk icraat olarak hükümet programını hazırlayacak.

Yeni dönemi ve hazırlıkları AK Parti Ekonomi İşleri Genel Başkan Yardımcısı ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Naci Ağbal’a sorduk. Ağbal, diğer öncelikli adımları 3 aylık geçici bütçenin yasalaşması, 100 günlük eylem planının hazır

lanması, Orta Vadeli Program’m (OVP) güncellenmesi ve yeni yıl bütçesinin belirlenmesi olarak sıraladı. 1 Kasım seçim beyannamesinde yer alan ekonomik vaatlerin 100 günlük eylem planı içinde yer alacağını belirten Ağbal, reform alanları ile ilgili çalışmaların da bu dönemde başlatılacağını ifade ediyor.

Hükümet programı hazırlıklarının süratle başlayacağını dile getiren Ağbal, programın içeriğinin seçim beyannamesine, AK Parti’nin yaptıkları ve yapacaklarına, 2023 vizyonuna dayandırılacağını vurguluyor. Ağbal, “Hükümet programıyla ilgili arkadaşlarımız ön hazırlıkları yapacaklardır. Şu aşamada bir mutfak çalışması olarak Kalkınma Bakanlığı’nda böyle bir çalışma yapılıyor. Önümüzdeki günlerde program, partinin yetkili organlarında çalışılmaya başlanacak” diyor.

MALİ DİSİPLİNDEN TAVİZ YOK

Hükümet kurulduktan sonra geçici bütçenin Aralık’ta yasalaşması, OVP ve Orta Vadeli Mali Plan’m (OVMP) ilk 3 ayda güncellenmesi ve yılın ilk çeyreğinde 2016 yılı bütçesinin yasalaşması için harekete geçilecek. Aralık ayında geçici bütçe kanun tasarısının TBMM’ye gönderileceğini belirten Ağbal, 2016 yılının tahminen ilk üç ayı için hazırlanan tasarının yıl sonuna kadar yasalaşacağını ifade ediyor.

OVP’de yapılacak güncellemelerin ardından 2016 yılı için geçerli olacak esas bütçenin yasalaşacağını vurgulayan Ağbal şunları söylüyor:

“17 Ekim’de Meclis’e sunulan bütçeyi, bizim 1 Kasım seçimleri için hazırladığımız seçim beyannamesini esas alarak hazırladık. O günkü ekonomik koşullar, o günkü bütçeye ilişkin verilere göre bütçeyi Meclis’e sunduk. Daha sonra 29 Ekim’de Başbakanımızın 10 maddelik yine bir takım kamu harcamalarına ilişkin sözleri oldu. Dolayısıyla bizim 2016 yılı bütçesine ilişkin bir revizyonumuz mutlaka olacak.”

DAHA FAZLA BÜYÜME İHTİYAÇ

AK Parti iktidarlarında ekonomiye ve bütçeye ilişkin hedeflerin güvenilir olmasına özen gösterdiklerini dile getiren Ağbal, hiçbir zaman için bir göstergenin veya hedefin olduğundan farklı gösterilmesini, olumlu bir tablonun öne çıkarılmasını istemediklerini ve bunu yapmadıklarını vurguluyor. O nedenle bu zamana kadar yaptıkları bütçe ve OVP’le-rin piyasalar tarafından güvenilir bulunduğunu dile getiren Ağbal, yeni dönemde de aynı prensipte hareket edeceklerinin altını çiziyor. Türkiye’nin önümüzdeki 3 yıllık dönemde büyümesine ilişkin yüzde 4, 4.5 ve 5 gibi 3 yıllık patika ortaya konulduğuna dikkat çeken Ağbal şunları kaydediyor:

“Yeni dönemde, en son ortaya çıkan makroekonomik görünüme göre bunların revize edilip edilmeyeceği, gerçekçilik, tutarlılık ve piyasa kredibilitesi dikkate alınarak gözden geçirilir. Türkiye’nin daha fazla büyümeye ihtiyacı olduğu doğrudur, ama bunun istikrarlı, sürdürülebilir ve kaliteli büyüme olması lazım.”

67. MADDE YASALAŞACAK

Faiz gelirlerinin vergilendirilmesini düzenleyen Gelir Vergisi geçici 67. maddesinin 2016 yılına uzatılmasına ilişkin düzenleme, Aralık’ta Meclis’ten geçirilecek. Bütçe kanunlarının içinde, bütçe kanunlarını ilgilendirmeyen maddeler konulamadığını söyleyen Naci Ağbal, bunun anayasa hükmü olduğunu vurguluyor. Ağbal, söz konusu düzenlemenin 2015 yılı sonunda biten diğer bazı düzenlemelerle birlikte yasalaşabile-ceğini ifade ediyor.

ENFLASYONLA MÜCADELE

Yeni dönemde de para politikalarının temel önceliği, fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olacak. Para politikası fi-nansal istikrarı da gözetecek ve fiyat istikrarını sağlama hedefiyle çelişmemek kaydıyla, hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekleyecek. Finan-sal İstikrar Komitesi ve Gıda Komitesi, Merkez Bankası’nın da katkılarıyla ilgili alanlardaki istikrarı ve verimliliği güçlendirecek.

Yeni dönemde enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesine yönelik çalışmalara ağırlık vereceklerini söyleyen Naci Ağbal, özellikle gıda enflasyonunda tüketici sepetinde önemli ağırlığa sahip kalemlerde çalışmalar yapılacağını vurguluyor.

Tüketici enflasyonu içindeki bazı kalemlerin, normal manşet enflasyonun üzerinde olduğuna dikkat çeken Ağbal, önümüzdeki dönemde özellikle enflasyon dinamiklerini oluşturan, üretim tüketim zincirindeki bir takım mekanizmalarla ilgili çalışma yapmak gerektiğini ifade ediyor.

İlk 100 günde yapılacaklar

İlk 100 günde, seçim beyannamesinde ve hükümet programında yer alan konularda hızlı adımlar atacaklarını söyleyen Naci Ağbal, vatandaşı yakından ilgilendiren somut konuların öncelikli olarak hayata geçirileceğini vurguluyor.

Ağbal, reform alanları ile ilgili çalışmaların da bu dönemde başlatılacağını belirtiyor.

Seçim beyannamesinde yer alan vaatlerin hayata geçirilmesine ilişkin takvimi şu şekilde açıklıyor:

“Bizi bağlayacak seçim beyannamesidir. Hükümet programımızda seçim beyannamesinde varsa yer alır. Emekli maaşlarında yapacağımız artışı kanunla yapacağız. Seçim beyannamesinde yer alan gençlerin GSS borcunun silinmesi, polislere iyileştirme, er ve erbaşların harçlıklarının artırılması, muhtarlara zam, çiftçiye KDV desteği, esnafa vergi kolaylığı gibi vaatlerimiz, ilk 100 günde realize edilecek. İlk 100 gün içinde gerçekleştireceğimiz birçok konu, teker teker kanunlarda bir madde değiştirme şeklinde olacak. Muhtemelen biz bir torba kanunu hazırlayacağız. Ocak-Şubat aylarında Meclis’in çalışma takvimine göre bütün bu konulan torba kanunda toplayıp, yasalaştıracağız. Taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda ise bakanlar kurulu kararı çalışmalarında zaten bir noktaya gelinmişti. Onun üzerinden geçilecek. Sonra da asıl işlerde çalışanların kadroya geçirilmesi için yasal düzenleme yapılması gerekiyor.

Asgari ücret konusu, Aralık’ta Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun gündemine gelecek. Asgari ücret bin 300 TL yapılacak; tehlike sınıfına göre farklılaştırılacak.”

Yeni anayasa, yeni dönemin olmazsa olmazı

Türkiye’nin demokratikleşmesi, hukuk devletinin inşası açısından anayasa değişikliğinin önemine dikkat çeken Naci Ağbal, yeni dönemde “yeni anayasa” gibi çok temel bir hedeflerinin olduğunu vurguluyor. Yeni anayasanın birçok değişim ve dönüşüm alanının olmazsa olmazı olacağının altını çizen Ağbal, diğer reform alanları ile ilgili şu açıklamalarda bulunuyor:

“Demokratikleşme ve hukuk devletinin inşasına ilişkin seçim beyannamesinde hangi kanunların değiştirileceğine yer verdik. Şeffaflık, kamu yönetiminde hesap verilebilirlik, yargılama süreçlerinin etkinleştirilmesi, yargının hesap verilebilirliğinin artırılması konularına öncelik tanıdık. Eğitim, önümüzdeki dönemin öncelikli reform alanı.

Kamu yönetiminin dönüştürülmesi, daha küçük bir merkezi idari yapının geliştirilmesi ve daha etkin çalışan bürokrasinin yapılandırılması. Kamu yönetiminin daha fazla hesap verebildiği bir merkezi idari yapı öngörüyoruz. Ayrıca Gelir Vergisi Kanunu, Vergi Usul Kanunu öncelikli düzenlemelerden. Kamu ihale Kanunu üzerinde uzun süredir çalışılıyor. Bunlar geçmişte çalışmaları tamamlanmış konular. Bütün bu hazırlıkları uygulamaya koyacağımız bir sürece giriyoruz.”

Yatırımlar cazip hale getirilecek

Yeni dönemin öncelikli icraat alanlarından bir diğerini ise yatırım ortamının iyileştirilmesi oluşturacak.

AK Parti’nin seçim beyannamesinde yatırımları cazip hale getirecek teşvik programlarına yer verildiğine dikkat çeken Naci Ağbal, bu vaatlerin hükümet programında da olacağını, ilk 100 günde yapılacak işler arasında yer alacağını ifade ediyor. Özel yatırımların teşvikine yönelik uygulamalarda maliyet-etkinlik, hesap verebilirlik, şeffaflık, öngörülebilirlik, esneklik, atıl kapasite oluşturulmaması ile verimlilik ilkelerini gözeteceklerini söyleyen Ağbal, istihdam, yüksek katma değer ve ihracat artışına yönelik yatırım alanlarına öncelik verileceğini vurguluyor.

Yatırımcıların 2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirecekleri yatırım harcamaları için, yatırım döneminde mevcut diğer tüm faaliyetlerinden elde edecekleri tüm kazançlarına daha yüksek miktarda vergi indirimi uygulanacağını belirten Ağbal, “Normalde bir yatırımcı yatırım yaptığı zaman, yatırım indirimini o yaptığı yatırımlardan elde ettiği kazançlara uyguluyor. Biz diğer kazançlardan da vergi indirimi avantajı getirmiştik. Özellikle 2015 ve 2016 için diğer kazançlardan getirilen avantaj ve vergi teşvikini, oran olarak daha yukarı çekeceğiz. İlk 100 gün içinde yapacağımız icraatlardan biri bu olacak. Bu konuda bir yasa ve bir de bakanlar kurulu değişikliği yapılacak” diyor. Özellikle tekstil, imalat sanayi başta olmak üzere, emek yoğun sektörlerde yatırımcıların talebi halinde sembolik bir kira bedeliyle anahtar teslimi, karşılıksız fabrika binası yapılacağını ifade eden Ağbal, şu bilgileri veriyor:

“Bu seçim beyannamemizde yer alıyor. Sektör temsilcileri, bina yatırımının, arsa yatırımının ciddi bir maliyet olduğunu söylüyor. ‘Devlet kapalı alanları kendisi üretirse, biz buralarda süratle üretim üsleri meydana getirebiliriz. Makine ekipmanımızı getirir, orada kurarız. Sürekli ve ciddi bir istihdam sağlarız’ diyorlar. Bu konu, önümüzdeki dönemde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın görev ve sorumluluğu içinde olacak. Özellikle organize sanayi bölgeleri, küçük sanayi siteleri veya belirlenecek başka alanlarda; o bölgenin ilin özelliğine, taleplere uygun olarak, prefabrik, demonte edilebilecek kapalı mekanlar fabrika binaları üreteceğiz. Bunun için yasal değişiklik gerekiyorsa, ilk 100 günde yaparız. Bunun için Bakanlığa yetki ve sorumluluk verilmesi gerekiyor. Bununla ilgili değişikliği yapar ve başlarız. Bütçeye de kaynağını koyarız.”

MB’nin bağımsızlığını güçlendireceğiz

AK Parti Ekonomi İşleri Genel Başkan Yardımcısı, MYK ve MKYK Üyesi Naci Ağbal, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı konusunun üzerinde kuvvetle durulması, savunulması ve güçlendirilmesi gereken bir alan olduğunu söylüyor. Bu konuda bir tereddüt olmadığının altını çizen Ağbal, Merkez Bankası’nın araç bağımsızlığının hiçbir şekilde tartışılmaması gereken bir konu olduğunu vurguluyor. Döviz kuru, faiz ve enflasyonun ekonominin gidişatını belirleyen en önemli faktörler olduğuna dikkat çeken Ağbal şunları kaydediyor:

“Bu faktörlerle ilgili olumlu ya da olumsuz gidişi tek tek kurumlara mal
etmek mümkün değil. Enflasyon dinamiklerini belirleyen başka etmenler de var. Maliye politikası bunlardan biri. AK Parti iktidarının uyguladığı maliye politikaları, para politikalarının enflasyonla mücadelesine ciddi katkı veriyor. Yine dünyadaki ekonomik görünüm, içerideki ve dışarıdaki fiyat seviyeleri bu dinamikleri belirliyor. Bu işin daha fazla ilgilenmemiz gereken tarafı, enflasyonu oluşturan yapısal nedenlerin üzerine gitmek. Ama şunu hepimizin önemsemesi gerekiyor: Para ve maliye politikası birbiriyle uyumlu gitmeli. Ekonomide kurumların kredibilitesi olumsuz etkileyebilecek meseleleri de çok fazla öncelememek lazım. Yeni dönemde ekonomide önemli atılımlar
yapacağız. Birinci önceliğimiz büyüme. İşsizlikle ve cari açıkla da kuvvetli şekilde mücadele edeceğiz. Mali disiplinden taviz vermeyeceğiz, yatırımları destekleyeceğiz. Arz tarafını kuvvetlendirmemiz gerekiyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu