Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

TCMB 2018 para ve kur politikası ile enflasyon raporu önemli!

Global ekonomik ve siyasi gelişmelere paralel olarak, bazı ülkelerde hissedilen kur baskısı Türkiye’de de kendini gösteriyor. Buna ilave, içerideki gelişmelerinde etkisiyle, son günlerde faiz, kur ve enflasyonda meydana gelen artış ekonomik gündemin birinci sırasına oturmuş bulunuyor…

TCMB’NlN para politikası kararlan, enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler dikkate alınarak oluşturuluyor. Enflasyonun hedefle uyumlu seviyelerde tutulması amaçlanırken finansal istikrar da gözetleniyor. Bu doğrultuda, 2018-2020 döneminde geçerli olacak enflasyon hedefi Hükümet ile varılan mutabakatla uyumlu olarak yüzde 5 seviyesinde belirlenmiş bulunuyor. Kur politikasında ise, dalgalı döviz kuru rejimi sürdürülmekte olup, uygulanmakta olan kur rejiminde, döviz kuru bir politika aracı olarak kullanılmaya devam ediyor. Döviz arz ve talebini belirleyen esas unsurlar, iktisadi temeller, uygulanan para ve maliye politikaları, uluslararası gelişmeler ve beklentiler olarak sıralanıyor. Ayrıca döviz kurunun iktisadi temellerden belirgin şekilde kopması ve finansal istikrara dair risk oluşturması halinde buna kayıtsız kalınmayacağı belirtiliyor.

PARA VE KUR POLİTİKASI

Para politikası, ekonomik büyüme, istihdam artışı ve fiyat istikrarı gibi hedeflere ulaşabilmek için paranın elde edilebilirliğini ve maliyetini etkilemeye yönelik olarak alınan kararları ifade ediyor. Merkez Bankası’nm temel amacının fiyat istikrarını sağlamak olduğu TCMB Kanunu ile hükme bağlanmış olup, en son Aralık 2017’de yayımlanan TCMB Para ve Kur Politikaları Raporu, özetle aşağıda iki başlık halinde sunulmuş bulunuyor.

1. Enflasyon Hedefleri: Para politikalarının yönetimi konusunda, enflasyon hedeflerine ulaşmak çok önemli bir unsur. Bu amacı gerçekleştirmek için Merkez Bankası, politika faizleri ve diğer para politikası araçlarını kullanarak toplam talep ve enflasyon beklentilerini yönetir. Enflasyon hedeflemesi rejiminde Merkez Bankası’nm yayımladığı enflasyon tahminleri enflasyon beklentilerini yönlendirmek açısından önemli bir araç.

2. Politika Faizleri: Buna ilişkin kararlar, tarihi önceden belli olan toplantılarda, Para Politikası Kurulu tarafından alınır.

ENFLASYON RAPORU

Raporda enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme ve hedeflerle uyum sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceği belirtiliyor. Mevcut veriler itibarıyla bu duruş, enflasyon trendinde ikna edici bir düşüş sağlanana kadar sıkı para politikasının korunmasını gerektiriyor. Ocak 2018 tarihli son raporda aşağıdaki altı başlık bulunuyor.

1. Uluslararası Ekonomik Gelişmeler: Küresel ekonomik büyüme ve ticaret hacmi 2017’de toparlanma sürecine girmiş ve gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerde eşanlı bir büyüme performansı gözlenmiştir. Elverişli küresel finansman koşullarının da katkısıyla, küresel iktisadi faaliyetteki olumlu seyrin önümüzdeki dönemde sürmesi bekleniyor.

2. Enflasyon Gelişmeleri: Tüketici enflasyonu bir önceki çeyrek sonuna kıyasla 0.72 puan artarak 2017’yi yüzde 11.92 seviyesinde tamamladı. Enflasyon, TL’nin döviz kuru sepeti karşısındaki değer kaybı ve başta petrol olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar nedeniyle temel mallar öncülüğünde artış kaydetti, toplam talep koşulları da enflasyondaki yukarı yönlü seyri destekledi.

3. Arz ve Talep Gelişmeleri: İktisadi faaliyet, yılın üçüncü çeyreğinde güçlü seyrini korudu. Bu dönemde çeyreklik büyümenin temel sürükleyicileri özel tüketim ve makine-teçhizat yatırımları oldu.

4. Finansal Koşullar ve Para Politikası: FED’in normalleşme sürecindeki kararlılığını vurgulaması dolayısıyla 2017 son çeyreğinin başlarında piyasa oynaklıklarında geçici yükselişler gözlendi; ancak küresel enflasyon oranlarının düşük seviyeleri nedeniyle küresel para politikalarının normalleşme süreçlerinin ılımlı seyretmeye devam edeceği beklentisi risk iştahını yüksek seviyede tuttu.

5. Kamu Mâliyesi: Maliye politikası, 2017’de gerek kamu harcamaları gerekse mali teşvikler ve geçici vergi indirimleri yoluyla büyümeyi desteklerken, iktisadi faaliyette ortaya çıkan canlanma da vergi gelirleri tahsilatını olumlu yönde etkiledi.

6. Orta Vadeli Öngörüler: Bu bölümde tahminlere temel oluşturan varsayımlar özetleniyor ve üretilen orta vadeli enflasyon ve çıktı açığı tahminleri ile para politikası görünümü önümüzdeki üç yıllık dönemi kapsayacak şekilde sunuluyor.

Erken seçim kararının alındığı şu günlerde süreci daha iyi tahlil etmek için 25 Nisan 2018 tarihindeki Para Politikaları Kurulu toplantısı, 30 Nisan 2018 tarihli Enflasyon Raporu ve 31 Mayıs 2018 tarihli Finansal İstikrar Raporu çok önemli gözüküyor.

TALHA APAK

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu