Mevduat faizi yüzde 13’e dayandı

Erken seçim ve terör olaylarının üstüne kurumların 26 milyar TL’lik vergi ödemesi eklenince, mevduat faizleri de yüzde 12-12.5’e çıktı. Bankaların bu ay sonunda eylül bilançolarını kapatacağını hatırlatan para yöneticilerine göre, bu dönemde mevduat yüzde 13’leri bulabilir…

TÜRK Lirası faiz oranlan tırmanışa geçti. Uzun süredir yüzde 10’un üzerine çıkmayan bono faizleri şimdilerde ll’leri de aştı. Mevduatta ise orta halli mevduatlara verilen faiz oram yüzde 12 hatta 12.5’lere ulaşmış durumda. Bu nedenle hemen herkes TL’nin dolar karşısındaki değer kaybıyla yükselen faizi radarına almış bulunuyor. Şimdilerde cebinde parası olan herkes mevduata en yüksek faizi veren bankanın yolunu tutuyor.

Bankalar ise yine “hoş geldin” veya “tanışma faizi” adı altında yeni müşteri kazanmak için adeta yarışıyor. Aslında bir başka deyişle “üstü örtülü” faiz artırımının da başladığı görülüyor. Özellikle belli büyüklüklerin üzerindeki mevduatlara bankalar çok özel faiz oranları teklif ediyor. Hatta bazı bankaların mevduata verdikleri faiz oranlarının yüzde 13’lere dayandığı gözleniyor.

Aslında mevduat piyasasını yakından takip edenler hatırlar; çok uzun süredir bankalar şubelere gelen orta halli mevduatlara zaten özel oranlar veriyordu. Belirtmekte fayda var, orta halli mevduat bankadan bankaya değişse de bugünlerde ortalama 100 bin TL seviyelerinde.

İşte bir ay öncesine kadar orta halli mevduata yüzde 10-11 bandında faiz veren bankalar son dönemde dövizdeki hareketlenmeyle birlikte faiz oranlarını yüzde 12 hatta 12.50 seviyelerine yükseltmiş dürümdalar.

VERGİ OLUMSUZ ETKİLEDİ

“Peki faizler son 15 günde neden yeniden yükselişe geçti?” dediğinizi duyar gibiyim.

Bunun tek bir nedeni yok… Özellikle ağustos ayının son günlerinde başlayan faizdeki yeni yükselişi destekleyen çok sayıda etken var. Bunlardan en önemlisi yüklü vergi ödemeleri. Kurumların ve tabii ki bankaların ağustos sonuna doğru artan vergi ödemeleri, sistemi TL açısından oldukça sıkıştırmış durumda. . Resmi verilere göre ağustos ayında devletin kasasına vergi tahsilatı sayesinde yaklaşık 26 milyar TL girdi. Bunu tersten okuduğumuzda ise 26 milyar TL bankacılık sisteminden çıktı. İşte son günlerde bankaların mevduat toplamak için başlattığı yarışın en önemli nedeni bu… Sistemden çıkan parayı yerine koymaya çalışan bankalar likidite ihtiyacına paralel olarak faiz artırımına gidiyor.

Tabii bu arada ülkemizde özellikle Doğu ve Güneydoğu’da yaşanan terör olayları, kasım ayında yeni bir genel seçimin yapılacak olması, global sermayenin artık Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler yerine gelişmiş ülkelere olan yönelimi gibi dış faktörler de faiz oranlarındaki çıkışı körüklüyor.

VADE 100 GÜNE UZADI

Tabii artan likidite ihtiyacı ve yukarda saydığımız nedenlere paralel olarak bankalar da zaten son günlerde mevduat politikalarını değiştirmiş görünüyor. Çok değil daha birkaç ay önce “hoş geldin faizi” veya ”tanışma faizi” adı altında verdikleri yüksek faizleri bankalar sadece bir ay vadeli mevduatlarla sınırlandırıyordu. Yani söz konusu faizleri çok kısa süre için veriyorlardı. Bir ayın sonunda bankaya gittiğinizde size teklif edilen faiz bir önceki faiz oranının bir, hatta iki puan altında oluyordu.

Ancak yaşanan olaylar ve likidite ihtiyacı yüzünden bankalar artık “tanışma faizi” veya “hoş geldin faizi”ni üç aya varan vadelere uzatmış görünüyor. Bazı bankalarda bu süre 100 güne kadar uzuyor. Bu da yatırımcı açısından yüksek faizden uzun süre yararlanma imkanı sağlıyor.

BİLANÇO DÖNEMİNE DİKKAT!

Peki mevduattaki yüksek faiz oranları korunacak mı? Para yöneticilerine göre en az bu yılın sonuna kadar başta mevduat olmak üzere tüm faizler yüksek düzeylerini koruyacak. Ancak hatırlatmakta fayda var. Şayet Türkiye’de majör bir gelişme yaşanmazsa artık bu seviyelerin üzerinde çok büyük artışlar beklenmemeli. Bu yüzden önümüzdeki altı aylık süreçte genel faiz hadlerinin bugünkü seviyelere yakın seyretmesi bekleniyor.

Ancak parasına yön arayanları uyarmakta fayda var; eylül ayının sonuna doğru bilanço kapama telaşına giren bankalar mevduatta yeni bir faiz yarışı başlatacak. Tabii bu durum aralık ayının son günlerinde de tekrarlanacak.

Kısa süreli de olsa bu dönemlerde bankaların 1 milyon TL ve üzerindeki mevduatlara uyguladığı faiz oranının yüzde 13’leri bulması bekleniyor.

Atilla YENİHAYAT / Odeabank Bireysel Bankacılık Yatırım Ürünleri Stratejisti
Döviz diyen 8-9 ay bekleyebilir

Türkiye’de bugün faiz oranları tıpkı Mayıs 2013’teki reel faiz seviyesi olan yüzde 2.5-3 bandını koruyor.

Ben, bu ortamda faiz tarafında bu oranı bozacak artık önemli bir bozulma yaşanmasını beklemiyorum.

Zaten mevduat faizleri 27 Ağustos’tan itibaren tekrar yükseliş trendi içine girdi. Son yükselişin ardından bankalar 1 milyon TL üstü paralara yüzde 12-12.50,100-200 bin TL gibi daha düşük tutarlara ise yüzde 11-12 düzeyinde faiz uygulamaya başladı. Diğer taraftan piyasada likidite ile ilgili çok önemli bir sıkıntı da yaşanmıyor. Ancak ay sonuna doğru bankalar eylül bilançolarını kapatma telaşı yaşayacak. Bu faiz üzerindeki kısa süreli de olsa baskıyı artırır. Eylül sonuna kadar faiz üzerindeki baskının devam edeceğini ekim ortasına kadar da seçime yönelik belirsizliğin baskı yaratacağı görüşündeyim. Ama ekim ortasından itibaren seçim sonuçları satın alınır. Bu nedenle faiz oranlarının kalıcı biçimde bugünkü seviyelerinin çok OQC3D3iiI€ da üzerine çıkmasını beklemiyorum. Yatırımcıların bu ortamda faiz bazlı enstrümanları; yani fon, bono veya mevduatı tercih etmesini öneririm. Yabancı parada ve döviz sepetindeki devalüasyon ise çok yükseldi. Burada marjinal bir fayda sağlamak için bu seviyelerden yatırım yapmak çok anlamlı ve mantıklı görünmüyor. Bugün herkes olumsuzluğu satın alıyor. Ancak yarın öbür gün rüzgar tersten estiğinde bu seviyelerden dövize yatırım yapanlar 8-9 ay beklemek zorunda kalabilir.