Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Brunson tüm dertleri yanında mı götürdü?

Önümüzdeki hafta TL için en büyük risk, küresel piyasalarda geçtiğimiz hafta görülen bozulmanın devam etmesi ve yeni bir TCMB faiz artışı beklentisinin oluşması. Volatiliteyi artırabilecek haber akışları takip edilmeli…

RAHİP Brunson davasının sonuçlanmasının ardından bu hafta gözler Meclis’te başlayacak bütçe görüşmelerinde olacak. Bütçe görüşmelerinin bütçe dışı siyasi tansiyonu da artırabileceği göz önünde bulundurulmalı. Avrupa’nın da siyasi gündemi oldukça yoğun, 17 Ekim’de başlayacak AB Zirvesi’nin başlıca konusu Brexit görüşmeleri olacak. 17 Ekim’de ayrıca ABD’dc eylül ayma ait Fcd toplantısının tutanakları yayımlanacak. Fed ’in aralık ayında faiz artıracağı beklentileri neredeyse tüm piyasalara yayılmış durumda. Bu nedenle değişik bir söylem/sürpriz olmadıkça piyasalara geniş çaplı etkisini beklemiyoruz. Burada kritik olan toplantının 2019 projeksiyonun netleşeceği aralık toplantısı olacağını düşünüyoruz.

ENFLASYONLA MÜCADELE PROGRAMI

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak geçtiğimiz hafta “Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı”nı açıkladı. Yapılan açıklamada, firmalardan asgari yüzde 10 indirim yapma ve bu indirimi yılsonuna kadar sürdürme sözü alındığı belirtildi. Ayrıca bankalar 1 Ağustos’tan itibaren yüksek faizle verdikleri kredilerin faizinde yüzde 10 indirime gidecekler ve işletmelere TL cinsinden kredilerde yüzde 14’e kadar finansman desteği sağlanacak. Elektrik ve doğalgaza yılsonuna kadar zam olmayacağı açıklandı. Ucuz et projesi devam edecek, Çaykur zam yapmayacak, tüm zincir mağazaların 50 üründe 2 ay boyunca yüzde 10 indirim yapacağı açıklandı.

Ağustos ayındaki kur şokunun ardından bozulan fiyatlama davranışlarını dengeleme adına atılan bu adım yılsonuna kadar zaman kazanılmasını sağlayacakken, yeni bir kur şoku yaşanmaz ise talepteki yavaşlamanın enflasyonla mücadeleye destek olması planlanmakta. Ancak üretici enflasyonu ile tüketici enflasyonu arasındaki 21 puanlık fark ve yapılacak bu indirimlerin şirketler tarafında marjları daha da baskılayacak olması bu sürecin uzun soluklu olmasını engelleyecektir. Bu nedenle sıkı para politikası ve sıkı maliye politikasından taviz vermeden, kur istikrarını devam ettirebilmek aslolan olmaya devam ediyor. Ekim enflasyonunda atılan bu adımların etkilerini göreceğiz. Atılan bu adımın enflasyonda yükseliş ivmesini kısa vade için de olsa durdurabileceği beklentisi TCMB’nin bu ay gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu toplantısını pas geçmesine neden olabilir. Bu ayın geri kalanı için önemli risklerden biri olarak burayı görüyoruz.

ABD İLE DİYALOG KANALLARI KAPANMADI

Yaklaşık 2.5 aydır ev hapsinde tutulan ve Türkiye ile ABD arasında gerilime neden olan rahip Andrevv Craig Brunson davası 12 Ekim Cuma günü karara bağlandı. Davanın seyri ve ABD ile ilişkiler arasında sıkı bir bağ olması nedeniyle dava sonucu yurt içi piyasaların yakın takibinde yer aldı. Mahkeme, Rahip Brunson’a 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verdi. Brunson’un ev hapsi cezası ve yurt dışı yasağı kaldırıldı. Brunson’a verilen ceza, ABD’li rahibin cezaevinde kaldığı süreye sayılacak. Mahkeme sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Brunson’un avukatı, “Bu mahkumiyeti de kabul etmiyoruz, temyize gideceğiz. Brunson büyük ihtimalle ABD’ye dönecek” dedi. Böylece piyasalar üzerinde önemli bir stres yaratan Rahip Brunson sorunu büyük ölçüde geride kalmış oldu. Piyasalarda haber akışları ve yaşanan gelişmelere bağlı olarak ABD-Türkiye ilişkilerinin düzeleceğine ilişkin olumlu beklentilerle davanın karara bağlanması öncesinde TL varlıkların değer kazandığı görülmüştü. Karar sonrasında gerçekleşen beklentiye paralel olarak TL varlıklarda bir miktar kâr satışı etkili oldu.

Brunson konusundaki gelişmeler ABD-Türkiye arasındaki gerilimi düşürebilecek bir gelişme olarak yorumlanırken ilerleyen süreçte bu gelişmenin ilişkilere yansıması piyasaların odağında kalmaya devam edecektir. ABD yönetiminin alınan bu kararın ardından Türkiye ile ilgili yapacağı açıklamalar 6 Kasım’da ABD’de gerçekleşecek seçimler öncesi ikili ilişkilerin yönü konusunda da fikir edinmemize yardımcı olacaktır. Hali hazırda Türkiye’ye F35’lerin teslimatı, İran’a yönelik yatırımların ihlali ile ilgili davalar, İran’a 4 Kasım’da başlayacak yeni yaptırımlarla ilgili Türkiye’nin konumu, Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan finansman sağlamasının engellenmesi yönelik tasarı, Başta Mümbiç’te olmak üzere ABD’nin Suriye’deki terör örgütlerine desteği gibi birçok konuda problemler bulunmaktadır. Rahip Brunson’ın serbest bırakılması diyalog kanallarının açık kalması açısından olumlu olsa da ABD yönetiminin saydığımız bu konulardaki tutumu önemli olacaktır.

YÜKSELEN FAİZLER RİSK İŞTAHINI BASKILIYOR

ABD ve Çin başta olmak üzere küresel ticaret savaşlarına yönelik endişeler risk iştahını baskılamaya devam ederken, İtalya kaynaklı gelişmeler bu baskıyı daha da artırdı. İtalya hükümeti Avrupa piyasalarında merakla beklenen bütçe hedeflerini açıkladı. İtalya’daki popülist koalisyon hükümeti kamu harcamalarında büyük bir artışa gitme konusunda anlaşmaya vardı. İtalya’da Parlamento Alt Meclisi Bütçe Komisyonu Başkanı Claudio Borghi ise ülkesinin mali sorunlarının kendi para birimleri olsaydı çözülebileceğini kaydetmesi ve Avrupa Komisyonu başkanının Yunanistan benzeri bir kriz uyarısında bulunması stresi daha da artırdı.

Tüm bu gelişmelerin yanında ekim ayının ilk haftasında Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları ön plana çıktı. Fed Başkanı Povvell’ın ülkede faiz oranlarının hala düşük olduğunu belirtmesi, Fed’in faiz artırımlarının devam edeceğine yönelik güçlü bir mesaj olarak algılandı. PovvelPın açıklamalarının ardından ABD’de 10 yıllık tahvil faizleri 2011 yılından bu yana ilk kez yüzde 3.25 seviyesine ulaştı. ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki bu yükseliş geçtiğimiz hafta da hisse senetleri üzerinde baskı oluşmasına neden oldu. ABD endeksleri başta olmak üzere tüm kürede hisse senetleri endekslerinde sert satışlara neden olan bu durum henüz bir trend dönüşü için yeterli işaret vermese de yıl sonuna kadar risk iştahının sınırlanmasına neden olacaktır.

BIST-100’de kritik destek ve direnç

Geçtiğimiz hafta yurtdışı piyasalardaki sert dalgalar ve rahip Brunson davasına yönelik beklentiler Borsa İstanbul’da bankalar öncülüğünde dalgalı bir seyir yaşanmasına neden oldu. Hafta içinde 93.389 ile 97.168 arasında dalgalan BIST-100 haftayı 1.173 puanlık yükselişle 96.657 puandan tamamladı. Geçtiğimiz hafta dalgalanılan bu alanın oluşturduğu konsolidasyon bölgesi bu hafta kritik olacak. 97 bin üzerindeki kapanışlar bu hafta 100 bin ve üzerindeki rakamları yeniden gündeme getirecektir. Orta vadede 93 bin ise izleyeceğimiz en önemli destek konumunda. 93 bin aitında teknik görünüm önemli ölçüde bozulacak ve geçtiğimiz aylarda gördüğümüz dipler yeniden gündeme gelecektir. Bu nedenle mevcut pozisyonlarda ve 93 bine kadar olacak geri çekilmelerde yapılacak alımlarda bu seviyenin altında makul bir stop loss seviyesi bulundurmak faydalı olabiiir. Bu hafta iç gündemin biraz daha sakinlemesinin de etkisi ile yurtdışı ile korelasyon artabilir. Bununla birlikte son günlerde hareketlerin sertleştiği bankacılık endeksinde volatilitenin artmasına neden olabilecek haber akışları da yakından takip edilmelidir.

Dolar/TL’de 5.90 altında kalabilmek önemli

Rahip Brunson davasının etkisi iie Cuma günü 5.83’e kadar gerileyen dolar/TL, yurtiçi piyasaların kapanış saatini baz aldığımızda haftanın kapanışını 5.90’ın birkaç kuruş üzerinde gerçekleştirdi. Bu hafta 5.90 referans noktamız olacak. Bu seviyenin üzerindeki kapanışlar aşağı yönlü potansiyeli önemli ölçüde azalacaktır. Bu nedenle bu seviyenin üzerinde kalındığı sürece temkinli olmakta fayda olduğunu düşünüyoruz.

5.90 altında kapanışların teyit edilmesi durumunda ise aşağı yönlü hareket hız kazanabilir ve 5.70’e kadar hızlı bir hareket görülebilir. Şu an TL için en büyük risk küresel piyasalarda geçtiğimiz hafta görülen bozulmanın bu haftaya da taşınması ve yeni bir TCMB faiz artışı beklentisinin oluşmasıdır. Yukarı yönlü hareketlerde ilk direncin 6.00 seviyesinde bulunduğu dolar/TL’de bu seviyenin üzerinde 6.07 en kritik noktalardan biri olacaktır. 6.15 üzerindeki fıyatiamalar yukarı yönlü potansiyeli yeniden artırarak 6.25 ve 6.45 seviyelerini gündeme getirebilir.

ÜZEYİR DOĞAN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu