Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

1 Dolar 7 TL’nin altını görür mü?

BİR önceki hafta 8.60 TL’ye kadar çıkarak tüm zamanların rekorunu kıran dolar geçen hafta bu kez tam tersi hızlı bir değer kaybına uğrayarak haftayı 7.6790 TL’den tamamladı. Türk Lirası karşısında bir haftada yüzde 10.5 oranında eriyen dolardaki düşüşün devam edebileceği uyarısında bulunan uzmanlara göre, ilk hedef 7 TL seviyesi. Piyasada doların 7 TL’nin de altına inebileceği konuşuluyor.

Peki yaklaşık 15 günlük süreçte ne oldu da kurlar her iki yöne bu kadar hızlı hareket etti? Kısaca hatırlatmak gerekirse aslında her şey ABD seçimleri ile ateşi yükselen uluslararası piyasalardaki hareketlerle başladı. Gerginleşen bu süreçte Türkiye’de ise yılsonu enflasyon hedefi yükseltilmesine rağmen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın PPK toplantısında referans faiz oranını artırmaması söz konusu etkiyi artırdı. İçerde ve dışarda üst üste gelen ve olumsuz olarak algılanan bu gelişmeler döviz cephesinde bir anda ateşi yükseltmeye yetti.

Geçen hafta ise Türkiye’de ardı ardına yaşananlar bu kez piyasa dostu olarak algılandı. Merkez Bankası’nda yönetim değişimi ile başlayan süreçte yeni Başkan Naci Ağbal’ın pazartesi günü piyasaların açıldığı saatlerde yaptığı açıklamalar pozitif bir hava yarattı. Ağbal kısa açıklamasında, 19 Kasım’a kadar piyasayı izleyeceklerini ve o tarihte gerekli adımları atacaklarını söyledi.

Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan gelen ve piyasa dostu olarak algılanan açıklama ve aynı zamanda Merkez Bankası’na destek vurgusu hem iç hem de dış yatırımcılar tarafından çok pozitif algılandı. Art arda gelen bu beyanatlar 19 Kasım’da toplanacak olan PPK toplantısı öncesinde başta döviz kurları olmak üzere tüm piyasaların ateşini düşürdü.

Şimdi tüm gözler 19 Kasım tarihinde toplanacak olan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısına çevrilmiş durumda. Bu süreçte kurlarda zayıf düşüşün devam edebileceği tahmininde bulunan para yöneticilerine göre beklenen yüksek oranlı indirim gerçekleşirse dolar/TL’de 7 TL gündeme gelebilir.

GEDİK PORTFÖY
KURDA İLK ADIM 7.49

Gedik Portföy Genel Müdürü Halim Çun, geçen haftasonu itibariyle TCMB başkanı değişiminin piyasalar tarafından olumlu fiyatlandığım söylüyor. Bunda yeni Başkan Naci Ağbal’ın göreve geldikten hemen sonra banka yöneticileri ile görüşerek onların görüşlerini almasına ve Pazartesi sabahı yayınladığı metinin çok etkili olduğuna dikkat çeken Halim Çun, son bir haftadaki gelişmeleri ise şöyle özetliyor:

“TCMB Başkanı yayınladığı metinde 19 Kasım’a kadar piyasayı izleyeceklerini ve o tarihte gerekli adımları atacaklarını söyledi. Nitekim bu konuda Çarşamba sabahı itibariyle ilk adımın da BDDK tarafından atıldığını gördük. BDDK yabancı bankalarla swap limitlerini esnettiğini duyurdu. Ayrıca piyasalar tarafından 19 Kasım’da yapılacak toplantıda faiz artışı beklentisi de güçlendi. Bizim de beklentimiz bu yönde. Artışın miktarı için piyasaların o güne kadar göstereceği reaksiyon ile beraber global konjoktürde görülen değişim etkili olacaktır. Ancak genel olarak Merkez Bankası 2020 sonu enflasyon tahminini yüzde 12.10 olarak belirtmişti. Ayrıca son dönemde atılan sıkılaştırma adımları ile piyasa fonlamasının GLP olarak adlandırdığımız üst faiz bandı olan yüzde 14.75’den yapılmasının da etkisiyle ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinin yüzde 14.38’e geldiğini de görüyoruz. Bizde bu noktada kurum olarak politika faizinin ağırlık ortalama fonlama faizine yakın seviyeye geleceğini ve TCMB’nin en az 400 ile 450 baz puan arası faiz artışı yapacağını bekliyoruz. Bu durum özellikle geçen hafta başlayan piyasa dostu hamlelerin de etkisiyle başlayan yabancı yatırımcının Türk varlıklarına girişlerini hızlandırabilir.”

Piyasalarda yaşanan bu olumlu havanın döviz üzerinde de etkili olduğuna dikkat çeken Halim Çun, dolar kur beklentisi hakkında ise şunları söylüyor:

“Dolar/TL kuru geçtiğimiz hafta cuma itibariyle 8.50 seviyelerinde kapandıktan sonra piyasa dostu açıklamalar ve BDDK tarafından atılan ilk adımlara ek olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın piyasa dostu açıklamaları sonrası 8.00’ın altına kadar geldi. Haftanın son işlem gününe gelirken kurdaki düşüş devam etti ve 50 günlük hareketli ortalaması olan 7.70 bandına geldi, önümüzdeki günlerde TCMB’nin alacağı faiz kararı ve sonrasında yapacağı açıklamalar kurdaki harekette belirleyici olacaktır. Piyasaların beklentilerini karşılayan bir adım atılması durumunda kurun ilk olarak 20 haftalık hareketli ortalaması olan 7.4973 seviyesine doğru hareketi olabilir. Yakın dönem kur beklentimiz de iyimser havanın devamı durumunda bu noktada şekillenirken orta vadede bu durum ekonomi yönetiminin diğer adımlarıyla daha da şekillenecektir.”

ATA YATIRIM
PPK BEKLENECEK

Ata Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş’a göre 19 Kasım’daki PPK toplantısına kadar piyasalar pozitif tepki vermeyi sürdürecek. PPK’dan beklenen faiz artırımı gelirse kurların 7-7.50 bandını deneyebileceği tahmininde bulunan Cemal Demirtaş, son günlerde yaşanan gelişmeleri ve beklentilerini şöyle özetliyor: “Geçtiğimiz haftalarda kur hareketleri istikrarsız bir noktaya gelmişti. Biz 7-7.50 seviyelerini rekabetçi kur olarak görürken, kurlar bir anda 8.50-8.60’lar seviyesini gördü. Bu çıkışta özellikle Merkez Bankası’nın beklenen faiz artırımını yapmaması ve bu sürecin iyi yö-netilememesi etkili oldu diyebiliriz. Ve bunun ardından Merkez Bankası Başkan değişimi, ardından yine Merkez Bankası’ndan gelen hızlı açıklamalar ve en son Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları yerli ve yabancı yatırımcı nezdinde pozitif etki yarattı. Piyasalar tüm gelişmelerin ardından bence şu anda bir şok yaşıyor. Ve bu yaşanan açıklama ve değişimlere piyasaların olumlu tepki verdiğini görüyoruz. Tabii önümüzde 19 Kasım’daki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı var. Görünen o ki, piyasalar bu tarihe kadar desteğini sürdürecek.

Şu an içinse tam bir geçiş dönemi diyebiliriz. Demirtaş yasalar gerçekleşmelere kadar kredi vermeyi sürdürecek gibi görünüyor. PPK’dan beklenen faiz artırımı gelirse de ben kurların 7-7.50 bandını deneyebileceği görüşündeyim. Kalıcı olmasa da belki bir miktar aşağı da sarkabilir. Benim şahsi görüşüm ise dolar kurunda 7.50 seviyesinin makul olacağı yönünde. Tabii kurlardaki gerilemeye bağlı olarak enflasyonda da bir miktar iniş görebiliriz.

Şimdi herkes PPK’dan ne kadarlık bir faiz artışı gelebilir diye tahminde bulunuyor. Hali hazırda Geç Likidite Penceresi’nde (GLP) faiz yüzde 14.25 seviyesinde. Referans faiz ise 10.25 düzeyinde. Buna göre dört baz puanlık bir artış yaşanabilir diye düşünüyorum. Yani örtülü faiz seviyesine çıkartılabilir. Bunun üzerinde bir faiz artışı ise biraz daha olumlu algılanabilir. Bu arada faizde basitleşmeye gidilmesi de gerek yerli gerekse yabancı yatırımcı gözünde pozitif olur diye düşünüyorum.

Piyasanın bugün geldiği seviyede benim baz senaryom ise şöyle: Eğer bir ay sonra dolar bazında alım ve satım yapmanız gerekiyorsa bu seviyelerden bir miktar alım veya satım yapın derim. Kur 7.50 olsaydı hemen alın derdim.”

MEKSA YATIRIM
İKİNCİ DESTEK 7.50-7.30

Merkez Bankası’nın yeni başkanı ve ardından Cumhurbaşkanı’ndan gelen piyasa dostu açıklamaların tüm piyasalara çok olumlu yansıdığını söyleyen Meksa Yatırım Stratejisti Zeynel Abidin Balcı, 19 Kasım toplantısına kadar döviz piyasasına ilişkin şu tahminde bulunuyor:

“Bu dönemde aşı çalışmaları nedeniyle zaten dış piyasalar olumluydu. Bu da içerde hızlı çı-kan kurlarda hızlı bir düşüşe neden oldu. Dolar kurunun geldiği bu seviyede 7.60-7.65 ilk tutunma noktası olarak karşımıza çıkıyor. Bu seviyenin üzerinde bir miktar tepki alımlan gelebilir. Şayet kur 7.60’ın altına inerse bu kez karşımıza 7.50-7.30 seviyesi destek olarak çıkıyor. Yukarı yönlü hareketlerde ise 7.80-8 seviyeleri direnç olarak görünüyor. Tabii burada 8 çok daha önemli bir direnç seviyesi. Verdiğim bu destek seviyelerinde tepki alımlan görünse de 19 Kasım’daki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde ben döviz cephesinde bir miktar daha satış baskısı yaşanabileceği görüşündeyim. Bu da kurlarda bir miktar daha aşağı yönlü hareket yaratabilir. Ancak 19 Kasım öncesinde kurlarda hızlı bir iniş için erken olduğu görüşündeyim. Tabii PPK’dan beş puan ve üzerinde bir faiz artışı gelir ve dışardan ciddi para girişi yaşanırsa o zaman düşüş hızlanarak devam edebilir. Ancak bunları söylemek için şu anda erken. Piyasalar 19 Kasım’ı görmek isteyecektir.”

Murat AKYOL / ÜNLÜ & Co Araştırma Bölümü Müdürü
“Geri çekilme sürebilir”

“Hafta içinde özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği mesajların ardından ekonomide güven ve kredibilite kazanımına odaklanılarak, risk priminin düşeceği yeni bir döneme girileceğine ilişkin beklentiler TL’nin performansında belirleyici dinamik olarak çalışmaya devam ediyor. Diğer gelişmekte olan ülke para birimlerinden pozitif ayrışan TL, dolar karşısında son bir buçuk ayın en düşük seviyelerine gerilemiş durumda. 19 Kasım’daki PPK toplantısı öncesinde anketlerde TCMB’den faiz artırımı beklentisinin 500 baz puana yakın olduğunu görüyoruz. Beklentinin bu denli güçlü olması TL’nin en azından toplantı tarihine kadar güç kazanmaya devam edebileceğine işaret ediyor. Teknik açıdan bakıldığında ise görünümün oldukça pozitif olduğunu söylemek mümkün. Öyle ki, 2020 başından bu yana izlenen trendi baz alırsak kurun ana desteği 7,43 civarında bulunuyor. Dolayısıyla önce 8,00 sonra 7,80 gibi kritik seviyelerin aşağı yönlü geçilmesi koşulların lehte kalmaya devam etmesi durumunda geri çekilme eğiliminin sürebileceğine işaret ediyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu