Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Pandemi Cari Dengeyi Bozdu

Cari işlemler

Türkiye’nin cari işlemler hesabı Temmuz’da 1 milyar 817 milyon dolar, yılın ilk yedi ayında 21 milyar 629 milyon dolar açık verdi. Ödemeler dengesi geçen yıl Temmuz’da 1 milyar 990 milyon dolar, yılın ilk yedi ayında 2 milyar 142 milyon dolar fazla vermişti. Temmuz’da verilen 1.8 milyar dolarlık açıkla birlikte 12 aylık cari işlemler açığı 14 milyar 941 milyon dolar oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre Temmuz’da ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı 425 milyon dolar azalarak 1 milyar 853 milyon dolar olarak gerçekleşti. Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı geçen yıl Temmuz’da 5 milyar 349 milyon dolar fazla vermişken Temmuz’da 2 milyar 95 milyon dolar fazla verdi. 2019 Temmuz’da 3 milyar 370 milyon dolar, 2019’un ilk yedi ayında 12.2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşen hizmetler dengesi altındaki seyahat gelirleri, salgının etkisiyle 2020 yılı Temmuz’da 328 milyon dolar, yedi aylık döneminde 3.05 milyar dolarla sınırlı kaldı. Birincil gelir dengesi kaynaklı net çıkışlar, Temmuz’da geçen yılın aynı ayına göre 440 milyon dolar azalarak 332 milyon dolar oldu. Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 226 milyon dolar olarak gerçekleşirken, portföy yatırımları 254 milyon dolar tutarında net giriş kaydetti. Net hata noksan kaleminde ise Temmuz’da 3.18 milyar dolar, yılın yedi ayında 5.1 milyar dolar çıkış yaşandı. Ekonomistlere göre pandeminin dış ticaret ve turizm gelirlerine yaratacağı baskı, cari açığın seyrini belirleyecek.

İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 13.4

Ekonomik önlemlerin ve istihdamı korumaya yönelik desteklerin etkisiyle işsizlik oranındaki kötüleşme pandemi döneminde sınırlı kaldı. Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarını kapsayan Haziran döneminde işsizlik oranında bir önceki aya göre yaşanan artışta normalleşme adımlarının işgücüne katılım oranında artışı da beraberinde getirmesinin etkisi görüldü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜIK) verilerine göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2020 Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 152 bin kişi azalarak 4 milyon 101 bin kişi, işsizlik oranı 0.4 puanlık artış ile yüzde 13.4 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı bir önceki aya göre 0.5 puan arttı. Haziran’da geçen yılın aynı dönemine göre tarım dışı işsizlik oranı 0.6 puanlık artış ile yüzde 15.9 oldu. Haziran itibarıyla son bir yıllık dönemde istihdam edilenlerin sayısı 1 milyon 981 bin kişi azalarak 26 milyon 531 bin kişi, istihdam oranı ise 4 puanlık azalışla yüzde 42.4 oldu. Haziran itibarıyla son bir yılda işgücü geçen yılın aynı dönemine göre 2 milyon 134 bin kişi azalarak 30 milyon 632 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 4.3 puanlık azalış ile yüzde 49 olarak gerçekleşti. Kayıt dışı çalışanların oranının 3.9 puan azalarak yüzde 31.3 olduğu Haziran döneminde, genç nüfusta işsizlik oranı geçen yılın aynı dönemine göre 1.3 puanlık artışla yüzde 26.1, istihdam oranı ise 6 puan azalarak yüzde 28.2 oldu.

“İNCE AYAR GEREKLİ”

işsizlik verilerinin üç ay geriden geldiğine dikkat çeken Beykent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Ferman, salgının etkisinin yoğun bir şekilde gözlendiği böyle bir dönemde işgücü piyasalarına yönelik manşet rakamların arkasındaki ayrıntılı ve anlık verilere ihtiyaç olduğunu kaydetti. Ferman, “Genç işsizliği, kontrol altına almak stratejik önem taşıyor. 40-45 yıl katma değer yaratacak gençlerin iş hayatına geçişini desteklemeliyiz. Meslek edindirme faaliyetleri geliştirilmeli. Salgında kayıtdışı işsizlikte gerileme oldu. Bu da kayıtlı çalışmanın önemini gösteriyor. Kayıtdışı istihdamla mücadeleye ağırlık verilmeli. Kadın işgücü bu tür fırtınalara daha az dayanıklı. Bunu dengelemeliyiz. Bugün uygulayacağımız politikalar önümüzdeki 5-10 yılın işgücü piyasalarını ve istihdamını belirleyecek. Gerekli yapısal adımlar bugünden atılmalı. İnce ayarların yanı sıra, yapısal ve teşvik edici düzenlemeler devreye alınmalı” diye konuştu.

EN ÇOK ALTIN KAZANDIRDI

Ağustos’ta aylık en yüksek reel getiri külçe altında oldu. TÜÎK verilerine göre finansal yatırım araçlarında en yüksek aylık reel getiri, yurtiçi üretici fiyat endeksi (YÎ-ÜFE) ile indirgendiğinde yüzde 12, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 13.65 oranlarıyla külçe altında gerçekleşti. Külçe altın üç aylık, altı aylık ve yıllık değerlendirmelerde de en çok kazandıran finansal yatırım aracı olarak dikkat çekti. En çok kaybettirenler ise aylık değerlendirmede BIST-100 endeksi, üç aylık değerlendirmede DIBS, altı aylık değerlendirmede BIST-100 endeksi oldu.

Geçen hafta girişimlere yönelik de veriler açıklandı. Girişimlerin doğum oranı 2019’da bir önceki yıla göre 0.4 puan azalışla yüzde 13 olurken, geçen yıl doğan girişimlerin istihdamdaki payı ise yüzde 4.6 oldu. TÜlK’in açıkladığı 2017-2019 girişimcilik ve iş demografisi istatistiklerine göre, girişimlerde en yüksek doğum oranı 2019’da yüzde 36.6 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektöründe gerçekleşti. Bu sektörü sırasıyla, yüzde 13.4 ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri ve yüzde 11.3 ile imalat sektörleri takip etti. TÜİK verilerine göre ihracatın yüzde 43.7’sini, ithalatın ise yüzde 62.3’ünü 250+ kişi çalışanı bulunan büyük ölçekli girişimler gerçekleştirdi. 2019’da 84 bin 332 girişim ihracat, 71 bin 88 girişim ithalat yaptı.

GELİR VE YAŞAM KOŞULLARI

Geçen hafta 2019 yılı gelir ve yaşam koşulları araştırması verileri de yayımlandı. TÜIK verilerine göre en yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 1.3 puan azalarak yüzde 46.3’e düşerken, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay 0.1 puan artarak yüzde 6.2’ye yükseldi. Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan ve sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade eden Gini katsayısı, 2019’da bir önceki yıla göre 0.013 puan azalış ile 0.395 olarak tahmin edildi. Toplumun gelirden en fazla pay alan yüzde 20’sinin elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 20’sinin elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7.8’den 7.4’e düştü. Türkiye’de yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri yüzde 16.5 artarak 2019 yılı anket sonuçlarına göre 59 bin 873 TL oldu. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2019’da 0.5 puan artarak yüzde 14.4 oldu. Medyan gelirin yüzde 60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı ise son yılda 0.1 puan artarak yüzde 21.3 olarak gerçekleşti.

Prof. Dr. Murat FERMAN / Beykent Üniversitesi Rektörü
“Daha dengeli bir büyüme modeli kurgulanabilir”

Normalleşmeyle birlikte aylık cari açıkta gerileme başladı. Pandemi etkisi bize Türkiye’nin büyüme ve cari denge verilerinde turizmin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Turizme bağlılığımız yumuşak karnımız. O nedenle, Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme formülünü yeniden oluştururken, daha dengeli ve çeşitlendirilmiş bir model kurgulanmalı. Cari dengeyi ve sürdürülebilir istikrarı teyit için bizim bir an evvel enflasyonu kontrol altına alıp, vatandaşın alternatif yatırım aracı aramasına son vermemiz lazım. Ekonomide iyileşme seyrine bağlı olarak cari açığın yılsonu itibarıyla, 2020’nin yedi aylık döneminde gerçekleşen 21.6 milyar doların altına ineceğini düşünüyorum. 2020 büyümesinin sıfırın hemen üzerinde olmasını öngörüyorum. Sıfır üzeri her rakam moral etkisi yaratacak, 2021’de yüksek büyüme potansiyeline sinyal etkisi oluşturacak.

Doç. Dr. Atılım MURAT / TOBB ETÜ Öğretim Üyesi
“Yeniden cari fazlaya dönüş 202rde”

Turizm gelirlerindeki düşüş cari açıkta baskı yaratıyor. Dünya genelinde Covid-19 vaka sayılarının artması ihracat, tarihi yüksek seviyeleri test eden döviz kuru ise ithalat üzerinde baskısını sürdürüyor. Ağustos ayı dış ticaret verileri bu tabloyu teyit ediyor. Temmuz’da portföy yatırımlarında 254 milyon dolar tutarında cüzi bir giriş var. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin de aralarında bulunduğu gelişen ülkeler grubundan portföy yatırımı çıkışları sürebilir. Doğrudan yatırımlar uzun süredir zayıf. Yılın geri kalanında cari açığın finansmanında rezervler kullanılmaya devam edecek. Yeniden cari fazlaya dönüş için 2021’i beklemek gerekebilir. Üç aylık ortalamalar halinde açıklanan işgücü verisi, salgın döneminde tabloyu görmek açısından sıkıntı yarattı. Haziran dönemine ilişkin veriler, insanların iş aramaya dönmek istediğini ortaya koyuyor.

Kısa çalışma ödeneği uygulaması ve işten çıkarma yasağı bitince 5 milyon kişinin tamamı iş başı yapamayacak. İşgücü piyasasına dönüş talebi ve istihdamdaki azalmayla işsizlik oranındaki artış süreci devam edecek.

HÜLYA GENÇ SERTKAYA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu