Bilim - Teknoloji - İnovasyon

Robotik Sistemlerin Dokunma Duyusu Teknolojisi Geliştirdi

Doç. Dr. Utku Büyükşahin, robotik sistemlerin dokunma duyusu kazanmasını sağlayan bir teknoloji geliştirdi. Bu buluş, insansı robotların geliştirilmesini hızlandırabilir.

İki sene önceki Inovasyon Haftası’nda Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Koç, Hüsnü Özyeğin’in de yer aldığı ikili oturumda, “Bir elde 25 algılayıcı vardır. Çok yeni ABD’de bir yatırım yaptık, 1 santimetrekareye 241 sensör sığdırabiliyor. Becerebilirsek, insan eline en yakın dokunma hissi verecek robotik el yapacağız” demişti ve hemen eklemişti: “Bu iş için NASA ile çalışıyoruz.”

Ali Koç’un açıklamasıyla ilk kez ortaya çıkan dolayısıyla tüm spot ışıklarının üzerine çevrilmesiyle bir hayli de popülerleşen Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Utku Büyükşahin’in “Dokunma Hissine Sahip Yapay Deri” projesi, geçen iki senede bir hayli yol katetti. Hem teknolojik hem de ticarileşme anlamında… Bugün Ali Koç’un bahsettiği 241 sensör adedi tam 1 milyona çıkmış durumda. “Fiber optik kablolar kullanarak ürettiğimiz 9 mikron çapındaki 1 milyon sensörü, 1 santimetrekarelik alana sığdırmayı başardık” diyor 38 yaşındaki Büyükşahin, “Üstelik bu sayı, insan parmağındaki sinir hücresinden yaklaşık dört kat daha fazla…”

NASA işbirliğiyse artık ayrıntıları netleşen bir projeye dönüştü. Kurum, dokunma hissini bilgisayar ve robotlara aktarabilmeye yarayan sistemi, Mars’a gidecek uzay aracı “Rovers”ın robotik kollarında ve robot astronot “Robonaut”ta kullanmayı planlıyor. “Bu gerçekleştiğinde robotik bilimini bambaşka boyuta taşıyacak” diyor 30 patenti bulanan biliminsanı Büyükşahin, “Çünkü robotlar geniş frekans aralıklarını algılayabiliyor hatta ultrasonik seviyede sesi duyabiliyor. Ama dokunma duyusu henüz insanlarmkiyle rekabet edemeyecek seviyede… İşte biz bunu çözüyoruz.”

Diğer taraftan Inventram, Yıldız Teknopark ve TÜBİTAK’tan toplam 1 milyon lira kaynak sağlayan Büyükşahin’in projesi artık “Sensobright” adıyla şirketleşmeye hazır… 2018 içinde ABD Portland’ta bir şirket kurulacak. İlk yıl Türkiye ofisinde faaliyet gösterdikten sonra çalışmalara ABD’de devam edilecek. Büyükşahin bu gelişmelerden oldukça memnun. Inventram’m ortakları Koç Holding ve Mitsui’yi kast ederek “Böyle büyük gruplar, size referans ya da yatırımcı oldukla- 8 rı zaman iş başka bir şeye eviriliyor” diyor.

Gerçekten de öyle. IDC verilerine göre 2017’de dünya genelinde robotik sistemlere, yazılımlara ve donanıma 97,2 milyar dolar harcandı. Üç yıl sonra bu rakamın 230,7 milyar doları görmesi bekleniyor. 2016’da ise 50 robotik teknoloji geliştiren girişim, 19 milyar dolara satın alındı.

Sitesinde kendini “besteci ve müzisyen, mucit ve mühendis, akademisyen, 3D animatör” olarak tanıtan Büyükşahin, doktora dahil tüm eğitim kariyerini Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde tamamladı. Sensobright’ı ise yine YTÜ’nün Mekatronik Mühendisliği’nde öğretim görevlisi olarak çalışırken geliştirdi. Bu işe girme gerekçesinin altyapısında ise yaşadığı iki olayın olduğunu anlatıyor. İlki bir kaza eseri parmağının makineye sıkışması ve bir daha enstrüman çakmayacağını düşünerek paniğe kapılması. Diğeriyse 2011’de askerliğini yaptığı Ankara Kara Harp Okulu’ndaki komutanın “robotlar fiziksel anlamda bu kadar gelişmişken neden hala insanlara yetişemiyor” sorusu… Alakasızmış gibi görünen bu iki hikaye, Şahin’i “robotik eller geliştirme” fikrinin ilk eskizlerini çizmeye yöneltmiş. Terhis sonrası okula dönüp çalışmalara devam etmiş. Ardından onu akademik kariyer yapması için destekleyen Yıldız Teknik Üniversitesi’nin eski rektörü İsmail Yüksek, rektör yardımcıları Prof. Dr. Haluk Görgün, Prof. Dr. Tamer Yılmaz ve proje destek ofisi müdürlerinin bulunduğu bir gruba sunum yapmış. Onların önerisiyle de Aralık 2012’de ilk şirketi HTMSS Yüksek Teknoloji’yi kurmuş.

Robotik eller, Utku Büyükşahin’in tek projesi değil kuşkusuz. 30 patentin yanısıra 21 yayında yayınlanmış sekiz makalesi bulunuyor. Ayrıca 70’ten fazla projenin mekanik ve elektronik tasarımının, imalatının ve yazılımlarının hazırlanmasında imzası var. 10 boyutlu sinemalar için altı serbestlik dereceli hareket oluşturabilmek için manipülatörler aracılığıyla üç eksende üç kuvvet, üç moment oluşturan robot platformları (stewart platformu) ile dünyada sayılı örneği olan 11 serbestlik dereceli “HEPA Filtre Test Robotu” da araştırma portföyündeki işlerden.

Ama şimdilik odağını, Sensobright ve şirketinin ABD’deki kuruluş süreci. Dokunma hissine sahip yapay derinin algıladığı dokunma duyusunu insan beynine aktarmayı hedefliyor. “Eğer bu gerçekleşirse insan makine etkileşiminde önemli bir yol kat edilecek.” Bunun anlamı şu: “Uzvunu kaybetmiş insanlar dokunma hissine yeniden kavuşacak.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu