Haberler

Lojistik ve taşımacılık sektörü 2014

Türk ekonomisinin en önemli ayaklarının başında gelen lojistik sektörü bu yılı oldukça hareketli geçirecek. Lojistik ve taşımacılık sektörünün dünya çapındaki en büyük kuruluşu olan Uluslararası Taşımacılık İşleri Organizatörleri Demekleri Federasyonu (FIATA) 2014 Dünya Kongresi’ni 13-18 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirecek. Bu organizasyon tüm gözlerin bu sektöre yönelmesine neden oldu.

AKP hükümetinin en iddialı ekonomik hedeflerinden biri olan “2023’te 500 milyar dolarlık ihracat” hedefine ulaşmada her sektörün çözüm oıtağı durumunda olan lojistik sektörü, 80 milyar doları bulan hacmi ile 2 binin üzerinde irili ufaklı şirkete ev sahipliği yapıyor. Sektör, Avrupa’da yaşanan kriz ve Ortadoğu’daki problemler nedeniyle sıkıntılı günler yaşasa da, yeni pazarlara yönelerek 2013’ü yaklaşık yüzde 10’luk bir büyümeyle kapattı. Sektör yetkilileri, 2014’ten de umutlu.

lojistik sektoru

2018 HEDEFLERİ

2014-2018 dönemini kapsayan 10’uncu Kalkınma Planı, lojistik ve ulaştırma sektörü için önemli tespit ve hedefler içeriyor. Buna göre, karayolunda 2012 yılı itibariyle bölünmüş yol uzunluğu 20 bin 17 km ve otoyol uzunluğu 2 bin 236 km iken, 2018 yılında bunların sırasıyla 25 bin 272 ve 4 bin km olması planlanıyor. Yine km başına taşman yolcu sayısı 2012’de 259 milyar kişi iken, 2018’de bu rakamın 321 milyar olması bekleniyor.

Demiryolunda 2012’de konvan-siyonel ana hat uzunluğu 8 bin 770 km iken, bunun 2018’de 10 bin 556 km’ye çıkarılması; 2012’de 888 km olan hızlı tren hat uzunluğunun ise 2018’de 2 bin 496 km olması hedefleniyor.

Denizyolunda 2012’de 3,9 milyon TEU olarak gerçekleşen kon-teyilerlenmiş yük hacmi 2018’de 13,8 milyon TEU; 2012’de 248 milyon ton olarak gerçekleşen yükle-me-boşaltma hacmi ise yine 2018’de 615 milyona çıkacak.

Havayolunda taşınan yolcu sayısının ise 2018’de 232 milyon kişiye ulaşması bekleniyor.

Dünya Bankası’nın ülkelerin gümrük, taşımacılık, altyapı gibi lojistik alanındaki performansını değerlendirdiği Lojistik Performans En-deksi’nde 155 ülke arasında 2007’de 34’üncü sırada yer alan Türkiye, son dönemde yaşadığı hızlı büyümeyle 2012’de 27’nci sıraya yükselmişti. Türkiye’nin hedefi 2018 yılında ise bu sıralamada ilk 20 içine girebilmek.

BÜYÜME POTANSİYELİ YÜKSEK

Şurası açık ki lojistik sektörünün önünde ciddi bir büyüme potansiyeli var. Asya ve Avrupa arasındaki ticaretin tam ortasında yer alan Türkiye, stratejik konumunun yanı sıra lojistik altyapısı ve hizmet kalitesindeki gelişmelerle de bölgenin yükselen yıldızı olarak dikkat çekiyor. Tüm bunların sonucunda lojistik sektörü önümüzdeki dönemde en hızlı büyüyecek sektörlerin başında geliyor.

2023’te 500 milyar dolar ihracat yapmak, toplam dünya ihracatındaki payımızı 10 yılda yaklaşık olarak üçe katlamak anlamına geliyor. İhracatın üçe katlanması da doğal olarak lojistik şirketlerinin büyüme hız-lannı üçe katlamaları ve yeni pazarlara daha ekonomik, çevreci, hızlı şekilde hizmet sunması anlamına geliyor.

2023 Ulaşım ve İletişim Stratejileri çerçevesinde, Lojistik Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Ticaret Bölgeleri, TCDD’nin Lojistik Köyleri ve Ticaret Bakanlığı Lojistik Merkezleri gibi yeni lojistik alanların bazı teşvikler ile hükümet tarafından destekleneceği açıklanmıştı. Bu alanların gelişimine paralel olarak, lojistik tesislerin kalitesinin artması ve orta vadede pazara yeni arzın giriş yapması bekleniyor.

Danışmanlık şirketi Jones Lang LaSalle tarafından yapılan araştırmaya göre, 2023’te demiryolu ulaşımının payının yüzde 15’e, denizyolu ulaşımının payının ise yüzde 2,66’dan yüzde 10’a yükselmesi bekleniyor. Ulaşım ve lojistik altyapısının geliştirilmesinin yatırım değerinin ise 2023 itibariyle 212 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor. Bu bütçenin yüzde 60’ının kamu, yüzde 30’unun özel sektör-kamu ortaklığı ve yüzde 10’unun özel sektör tarafından karşılanacağı öngörülüyor.

Zaten 2014-2018 dönemini kapsayan 10’uncu Kalkınma Planı’nda kombine taşımacılığa özel vurgu da yapılmış durumda. Buna göre demiryolu, denizyolu ve havayolu taşıma türleri arasındaki uyum daha da geliştirilecek. Plana göre lojistik merkez ve yatırımları ülke genelinde planlanacak ve lojistik yatırımlarında bölgesel potansiyel ve ihtiyaçlar dikkate alınacak.

YABANCI İLGİSİ ARTACAK

Alışan Lojistik YKB Yardımcısı Damla Alışan, 2014’te demiryolu taşımacılığının öneminin artacağını söylerken, “Ortadoğu ve Türk Cum-huriyetleri’ne yönelik sevkiyatlarda Türkiye’nin en isabetli lojistik merkezi olacağını öngören yabancı şirketler yerli şirket satın alma opsiyo-nuna ağırlık verecekler” yorumunda bulunuyor.

Benzer bir yorumu TLS Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu da yapıyor ve “Türk lojistik sektörüne yabancı şirket ve yatırımcıların ilgisi 2014’te de artarak sürecektir” diyor.

DHL Suply Chain Genel Müdürü Hakan Kırımlı ise lojistik sektörünün irili ufaklı çok sayıda şirketin faaliyet gösterdiği karmaşık ve kurumsallaşmanın zor olduğu bir sektör olduğunu söylerken 2014 ve sonrasında konsolidasyonun kaçınılmaz olduğunu dile getiriyor.

MARMARAY ETKİSİ

Lojistik sektörünün gündeminde şu anda iki önemli madde var. Bunlardan biri Marmaray Projesi. Geçen yıl yolcu ulaşımına açılan Marmaray tamamlandığında Avrupa ile Asya arasındaki yük trafiği katlanarak artacak. Üstelik sadece Türkiye değil, Kafkaslar ve Ortadoğu ülkeleri de bu sisteme dahil olacak.

İşte bunun farkında olan şirketler de bu doğrultuda çalışmalarına devam ediyor. Örneğin Arkas, Anadolu Projesi kapsamında Marmaray ile bağlantılı bir şekilde “kara limanları” oluşturmaya başladı. İzmit-Kaı-tepe, Mersin-Yenice, Bilecik-Bozüyük ile Konya, Ankara ve Gaziantep’te kurulacak terminaller bir nevi “kara limanı” işlevi üstlenecek.

Lojistik sektörünün gündemindeki ikinci önemli konu ise demiryolunun serbestleşmesi. Türkiye’de taşımacılık ağırlıklı olarak karayolu ile yapılıyor. Bu yüzden demiryolunun serbestleşmesi sektör açısından oldukça önemli.

Geçen yıl TBMM’den geçen Serbestleşme Kanunu’nun ardından birçok şirketin özel tren işletmeciliğine başlaması ve lokomotif yatınmı yapması bekleniyor.

TLS LOJİSTİK / Ciro hedefi 300 milyon TL

Lojistik sektörünün az sayıda kalmış yüzde 100 Türk sermayeli şirketlerinden biri olan TLS Lojistik, 2014’ü 300 milyon lira ciroyla kapatmayı hedefliyor. Hızlı büyümesine paralel olarak her yıl 20-30 bin metrekarelik yeni depo yatırımı yapmayı hedefleyen şirket, bu yıl da yeni depo yatırımları gerçekleştirecek.

Kısa süre önce 2 milyon Euro’luk bir yatırımla filosuna 21 yeni çekici ve treyler katan TLS, 4 milyon Euro’luk araç yatırımı daha yapacak. Böylelikle yeni araç yatırımlarıyla birlikte bu yıl toplam 300 bin araç yüklemesi gerçekleşmiş olacak.

Çözüm odaklı bir şirket olduklarını söyleyen TLS Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu, müşterilerin ihtiyaçları doğrultusunda her çözümü özel olarak geliştirdiklerini belirtirken, “Her şirket, her ürün, her yükleme ve indirme yeri, kendine özgü koşulların sağlanmasını gerektiriyor. Dolayısıyla her durumda bize emanet edilen yükü en iyi şekilde depolamak ve alıcıya en güvenilir şekilde ulaştırmak için inovatif çözümler üretmek durumundayız. Her duruma uygun tek bir çözüm şeklinde bir anlayış bizim kurum kültürümüzde bulunmuyor” diyor.

Hacıalioğlu, stok kontrolden paketlemeye, yeniden ambalajlamadan birleştirmeye, kalite kontrotden sipariş hazırlamaya kadar sundukları her hizmette çözüme odaklı, inovatif aksiyonlar almalarının sektördeki rakiplerinden kendilerini ayıran en önemli fark olduğunu da sözlerine ekliyor.

ALIŞAN LOJİSTİK Gözü bölgesel büyümede

Sektörün en köklü isimlerinden biri olan ve özellikle başta kimya sanayi olmak üzere birçok sanayi şirketine uluslararası nakliye hizmeti veren Atışan Lojistik’in gündeminde, sektördeki etkinliğini arttıracak ve hizmet kabiliyetini geliştirecek verimlilik odaklı projeler var. Alışan Lojistik Yönetim Kurulu Üyesi Yonca Alışan, projelerin sonuçlarına bağlı olarak yatırım planlarını şekillendirdiklerini söylüyor.

“Alternatif taşıma modlart, yeni depo yatırımları ve bölgesel büyüme stratejileri üzerinde çalışıyoruz. 1 Ocak’ta Gebze Güzeller Organize Sanayi Bölgesi’nde 20 bin palet kapasiteli yeni depomuzu açtık. Ayrıca İskenderun tesisimiz de faaliyete geçti” diyen Alışan, bu yıl depolama yatırımları özelinde öncelikli lokasyon hedeflerinin gerek merkezi konumu gerekse de Avrupa ülkelerine bağlantı kolaylığı açsından İzmir olduğunu dile getiriliyor. Yonca Alışan, gerçekleşen liman yatırımı sebebiyle İskenderun’un da kendileri için bir diğer önemli odak yatırım noktası olduğunu vurguluyor. Şirket, geçtiğimiz yıllarda Adana ve Gaziantep’teki tesis yatırımlarıyla yakınlaştığı Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetler coğrafyasında, bu yıl İskenderun ve Mersin hamleleriyle daha da aktif olmayı planlıyor.

2012’de 270 milyon TL ciro gerçekleştiren, geçtiğimiz yıl yüzde 20 büyüme hedefine ulaşan Alışan Lojistik, bu yıl da yüzde 20’nin üzerinde bir büyüme hedefliyor.

OMSAN / Altyap t yatırımlarına odaklanacak

Bu yıl yüzde 15 büyüme hedefleyen Omsan, 2014’ü 750 milyon TL ciro ile kapatacak.

Şirket, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da denizyolu ve demiryolu taşımalarının portföyündeki ağırlığını artırmayı hedefliyor. Gemi, lokomotif ve müşterilerinin sektörlerine özel vagon yatırımlarıyla intermodal taşımacılığın avantajlarını kullanarak, Anadolu’nun her köşesindeki müşterilerini Avrupa’nın tamamına en rekabetçi koşullarda taşımak istiyor.

Yine bu yıl Malatya ve Gaziantep’te iki yeni bölge müdürlüğünü daha hayata geçirerek yurtiçindeki yapılanmalarını güçlendirmeyi hedeflediklerini söyleyen Omsan Genel Müdürü Osman Küçükertan, “Bu yıl yatırımlarımızı daha çok altyapımızı kuvvetlendirmek üzerine yapacağız. Yeni depo ve araç park sahası yatırımlarıyla depolama ve araç stoklama kapasitemizi artırmayı, mevcut depolarımızda kullanılan ekipmanları modernleştirmeyi, iş süreçlerinin verimliliğini artırmaya yönelik bilgi teknolojileri yatırımlarımızı tamamlamayı planlıyoruz” açıklamasında bulunuyor.

2010 yılında ilk kuru yük gemisi Fortune Express’i satın alan Omsan, 2023 yılma kadar dökme yüklere yönelik denizyolu taşımacılığındaki yatırımlarını büyüterek 500 bin DWT büyüklüğünde bir kapasiteye ulaşmayı iş planına koymuş durumda. Omsan, bunun için ilk aşamada, 4 bin 510 DVVT’lik, pnömatik tahliye sistemine haiz ilk Türk bayraklı çimento gemisi MV UNYECEM 1’i filosuna katmış bulunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu