Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Kur etkisi, ilk çeyrek bilançolarını zayıflattı

Yılın ilk çeyreğine ilişkin bilançolar büyük ölçüde tamamlandı. Yaptığımız çalışmada satış geliri, esas faaliyet kân ve net kâr artışlarına göre en iyi bilançoları analiz ettik. Buna göre, teknoloji, kimyasal, otomotiv sektörü, gıda şirketleri öne çıktı. Piyasalarda gözler bilançolar sonrasında 7 Haziran seçim sürecinde. Beklenti, endeksin seçimlere kadar olan süreçte 90.000’i test edebileceği yönünde.

Borsa en son 3 Şubat tarihinde yaptığı 87.000 puan üstü kapanışını, aradan geçen yaklaşık 3,5 sonra tekrarlamayı başardı. 7 Haziran genel seçimleri öncesinde endeks, yönünü 90.000 seviyesine çevirdi. Piyasaların temel dinamiklerinde ciddi bir değişim olmasa da geçen hafta daha belirgin olmak üzere TL varlıklara olan ilginin net bir şekilde arttığı gözlendi.

Kur etkisi

Yaşanan yükselişte, seçim öncesi beklentilerin satın alınıyor olması etkili.

Bunun yanında gelişmekte olan ülke para birimlerinin dolara karşı topye-kûn güçlü bir performans sergilediği de görülüyor. FED’den Haziran’da faiz artırımı beklenmemesi ve haftanın en önemli verilerinden biri olan ABD perakende satışlar rakamının zayıf bir performans sergilemesi de borsadaki yukan hareketi destekleyen unsurlar olarak öne çıktı.

PİYASA BEKLENTİLERİ

Burgan Yatırım Araştırma Kıdemli Analisti Murat Akyol, yakalanan mo mentumun özellikle hisse senetlerinde yukan yönlü eğilimin devam etmesini sağlayabileceğini anlatıyor. Akyol, “Ancak 12 aylık hedef değere baktığımızda cazip bir getiri potansiyeli bulunmadığını hatırlatmak isteriz” diyor.

Gün geçtikçe seçim sonuçlanna dair beklentilerin şekillenmesinin BİST-100 üzerindeki baskıyı azaltacağını söyleyen Venbey Yatırım Yurtiçi Piyasalar Uzmanı Murat Sabri Temizel, son dönemdeki yükselişin ardından bir miktar kâr satışı olabileceğini söylüyor.

TABLO NASIL HAZIRLANDI?

Temizel, seçim öncesi siyasi gerginlik beklenmedik şekilde artmadığı sürece 87.000-90.000 aralığında sandığa gidebileceğimiz değerlendirmesini yapıyor. Gelinen seviyeler itibariyle getiri potansiyeli azalmakla birlikte hisse senedi piyasasına ilginin devam etmesi bekleniyor. İşte bu süreçte hisse seçiminde mali yapısı güçlü şirketler öne çıkıyor. Geçen hafta itibariyle sanayi şirketlerinin ilk çeyrek bilançolan tamamlandı. Haberimizin tablosunda satış geliri, esas faaliyet kân ve net kâr rasyolannı dikkate alarak bir analiz yaptık. Haberimizin tablosunda bu hisseleri görebilirsiniz.

2015 ilk çeyrek ve 2014 ilk çeyrek bilanço verileri üzerinden yapılan çalışmada sanayi şirketleri baz alındı. 2015 ilk çeyrek verilerine bakılarak cirosu 50 milyon TL’nin altında olan, esas faaliyet kân ve net kân 2,5 milyon TL’nin altında olan şirkederle, her üç kalemde de geçen yılın altında performans sergileyen şirketler liste dışı bırakıldı. Örneğin, cirosu 50 milyon TL’nin üzerinde ve yüksek artış yakalayan bir şirketin net kârında veya esas faaliyet kârında gerilme varsa liste dışı tutuldu. Yapılan bu elemeler sonrasında geçen hafta Perşembe günü akşamına gelen bilançolar üzerinden yaptığımız çalışmada her üç kriterde de en iyi 20 listesine yer verdik. Zaten söz konusu kritere uyan toplamda 27 şirket var. Bu şirketlere bakıldığında Datagate, indeks, Bimeks gibi teknoloji şirketleri, gübre şirketleri, gıda ve otomotiv şirkederi öne çıkıyor.

İLK ÇEYREĞİN ANALİZİ

Yılın ilk çeyreğinde sanayi şirketlerinin kârlılığının tahminleri yüzde 8 geride bıraktığını söyleyen Murat Ak-yol, yıllık bazda ise yüzde 19 daralma yaşandığını belirtiyor. Aynca kur farkı zararlarının net kâr üzerindeki etkisinin tahminlere kıyasla daha hafif olduğunu anlatan Akyol sözlerine şöyle devam ediyor:

“Faaliyet performansları ise büyük ölçüde beklentilere yakın gerçekleşti. TL’nin dolara karşı yüzde 11 oranında değer kaybetmesi, sanayi şir-ketlerinin kur farkı zararlarına ilişkin daha muhafazakâr tahminler yapılmasına neden olmuştu. Ancak Ruble başta olmak üzere diğer para birimlerindeki toparlanma ilk çeyrekte beklentilerden daha iyi bir kârlılığa ulaşılmasını sağladı.”

KUR ETKİSİ KİME YARADI?

Piyasada yapılan araştırmalarda genel kanı şu ki, kurdaki son zamanlarda yaşanan artıştan sektör olarak cam, ulaştırma, havacılık, otomotiv, beyaz eşya, tekstil, çimento sektörünün yararlanabileceği düşünülüyor. Bu şirketler arasında cam sektöründe T. Şişecam, Trakya Cam ve Anadolu Cam, Soda, ulaştırma ve havacılık sektöründe yer alan TAV ve Pegasus, döviz fazlasına göre sıralamalarda önlerde yer alıyor. Holdinglerde Sabancı ve Alarko Holding ve o grupta Ak GYO göze çarparken, Enka, Eczacı-başı ilaç gibi şirkederde geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre artışlar göze çarpıyor. Tam tersine döviz açığı olan Türk Telekom, Kardemir, Ford, Mig-ros, Otokar, Coca Cola İçecek gibi firmaların yüksek kurdan olumsuz etkilendiği söylenebilir.

ÖNE ÇIKAN SEKTÖRLER

Murat Sabri Temizel’e göre ilk çeyrekte otomotiv sektöründe güçlü ciro büyümesi ön plana çıktı. Dayanıklı tüketimde cirolar yatay seyretti. Bilançolarda genel olarak yükselen dövizin negatif etkisini gördük. Akener-ji, Tüpraş ve Türk Telekom gibi döviz yükümlülükleri olan şirketlerin kur farkı zararıyla karşı karşıya kaldıklarını anlatan Temizel, bu durumun bi-lançolan baskıladığını söylüyor.

Döviz net varlıklan artı olan TAV Havalimanlan, T. Şişecam, Koza Altın gibi şirkederi ise bu durumdan olumlu etkiledi. Temizel, “Yükselen döviz nedeniyle lojistik sektöründe maliyetlerin artması sektör oyunculannı korkuturken, bu durumun turizm sektörüne olumlu katkı yapması bekleniyor” diyor.

ikinci çeyrek bilançolarında özellikle TL’nin seyri ve ekonomik aktivi-tenin gücü bir kez daha belirieyici unsurlar olarak çalışacak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu