Girişimcilik HaberleriŞirket Haberleri

Güvenlik Çözümleri Sunan Kobil’in Girişimcilik Hikayesi

kobilÇalışmak veya okumak için yurtdışına adım atıp, başarılı girişim öykülerine adını yazdıran çok sayıda Türk iş adamı vardır. Daha çok gıda, perakende, tekstil gibi alanlarda gördüğümüz bu portreler içinde aşağıda ayrıntılı iş serüvenini aktafacağımız Kobil’in ayncalıklı bir yeri olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bilgi teknolojileri alanında kendini kanıtlayan Kobil, bugün Avrupa’nın en büyük bankalarına güvenlik çözümleri sunuyor.

Kurucu CEO İsmet Koyun’un 28 yıl önce kurduğu şirket, Avrupa’da 100 milyon dolar ciroya ulaşıyor. 14 yıl önce Türkiye pazanna adım atan şirketin, yeni dönemdeki hedefi ABD pazarında da etkin konuma gelmek.

ÖYKÜSÜ BİLİNDİK

Güvenlik teknolojileri alanında başarılı bir girişim öyküsüne imza atan İsmet Koyun’un iş adamlığından önceki yaşam serüveni bilindik hikayeler arasında.

1960 yılında Çorum’da dünyaya gelen İsmet Koyun, 1980 yılında ailesi tarafından üniversite eğitimi alması için Almanya’ya gönderiliyor. Niyeti Almanya’da kalmak yerine, okul bitiminde Türkiye’ye dönmek. Bir taraftan bilgisayar programcılığı bölümünde okurken bir taraftan da amcasının yanında çalışıyor. İsmet Koyun o günlere ilişkin, “Kendime mal alıp satabilmek için bir teleks almıştım.

Günün birinde bir arkadaşımın bilgisayara ihtiyacı olduğunu öğrendim. Teleksim olduğu için bu bilgisayarı kendisinin temin edebileceğini söyledim ve bu organizasyonu gerçekleştirdim” diyen Koyun, ticaretteki ilk satışlarının böyle başladığını söylüyor.

1986 yılında üniversite eğitimini aldığı Frankfurt yakınlarındaki Worms şehrinde Kobil’i kuran Koyun, önceleri bilgisayar satarken, ardından üretime geçiyor. Gün geçtikçe yeni ürünler üreten şirket, online hizmetler veren finans, bankacılık ve perakendeci kuruluşlara yönelik yaptığı yeniliklerle farklılaşma yolunu seçmiş. Kobil, şimdilerde ise BT güvenlik çözümleri ve dijital kimlik alanında uzmanlaşmış bir marka konumunda faaliyetlerini sürdürüyor.

“EV ALMADIM YATIRIM YAPTIM”

Kobil’in Avrupa’daki müşterileri arasında Deutsche Telekoriı, Datev, Commerzbank, Banque de Luxem-bourg, UBS, Societe Generale, San-tander, Almanya Parlamentosu ve Alman Federal Bilgi Güvenliği Ofisi gibi kurum ve kuruluşlar var. Ana stratejilerini teknoloji ithal etmek yerine üretmek üzerine kuruyor. AR-GE’ye büyük önem veren şirket, son 10 yılda 50 milyon Euro’luk yatırıma imza attı.

Dünyadaki ödeme şekillerinin kabuk değiştirdiğini önceden gördüklerini ve buna göre bir strateji belirleyerek bu ödemelerin arkasındaki güvenliği sağladıklannı belirten İsmet Koyun, “Kobil’de aslında Alman mühendisliğiyle Türk girişimciliğini bir araya getirdik” diyor. Koyun, “Son 10 yılda AR-GE’ye gerçekleştirdiğim yatırım, 50 milyon Euro civarında. Kazancımla kendime ev almak yerine kendi şirketimin gelişimine yatırım yaptım. Bunun da geri dönüşlerini aldığımı görmek, beni mutlu ediyor” şeklinde konuşuyor.

YENİ HEDEF ABD

Kobil, yeni dönemde yatınm bölgesi olarak ABD’ye odaklanmış. Merkez olarak San Francisco seçilmiş. İlk etapta 10 milyon dolarlık bir yatırım planlanıyor. İsmet Koyun, yeni yatırımlarına ilişkin şu bilgiyi veriyor:

“İçinde bulunduğumuz sektörde henüz işler tam anlamıyla başlamadı bile. Bugün WhatsApp’a 17 milyar dolarlık bir değer biçiliyorsa, Kobil olarak bu noktada bizim de gideceğimiz yol bu minvalde olacak. Çünkü BT sektörü ucu bucağı olmayan bir sektör. İşte bizim de motivasyonumuz elimizdeki bilgi birikiminden sonra bu noktadan besleniyor.”

TEKNOLOJİ NEREYE GİDİYOR?

Finans sektörüne BT güvenlik çözümleri sağlarken, dijital kimlik alanında da uzman konumda olan Ko-bil’in, dünya arenasında artık bir itibar markası olduğunu söyleyen Kobil CEO’su İsmet Koyun, internet ve kimlik güvenliği noktasında dünyanın artık çok farklı bir noktada olduğunu dile getiriyor. “Eskiden kredi kartlarıyla ödeme yapılan bir dünyadaydık. Şimdi ise her şey akıllı cep telefonlarının içinde. Kısa bir süre sonra tüm ödemelerin akıllı cihazlardan yapıldığı bir sistemle karşı karşıya olacağız” diyen Koyun, ödemelerinden de sanallaşacağını ve rezervasyonundan tedarike kadar her şeyin kapalı devre sistemlerle gerçekleşeceğini belirtiyor. “Çok hızlı bir araba istiyorsanız, aklınıza gelen ilk şey motor gücü değil, frendir. Çünkü duramadıktan sonra hızın size getirisi sadece felaket olacaktır. Bu noktada ise akla gelen en önemli kavram, ‘güven’ olacak” diyen Koyun, kendilerinin bu noktada internet ve mobil çözümlerle ödeme sistemlerinde güven sattıklarına ve bu noktada rakiplerinden farklılaştıklarına vurgu yapıyor.

RAKİPLER DE DEĞİŞİYOR

Son dönemde güvenlik açısından şirket olarak inovatif çözümler çerçevesinde Kobil’in de rakipleri kabuk değiştirmiş durumda. Bu bağlamda eskiden bankaların müşterilerine ulaşmak adına SMS’İ çok yoğun olarak kullandıklarını söyleyen Koyun, kendilerinin de önceleri Amerikan ya da Avrupalı firmaları kendilerine rakip olduğunu söylerken, şimdi ise GSM operatörlerinin SMS hizmetlerinin rakipleri olduğunu anlatıyor. “SMS dediğimiz sistem, 1992’nin teknolojisi. Dolayısıyla çok eski bir kavramdan bahsediyoruz. Şimdi ise tıpkı Viber veya WhatsApp tarzı türevi uygulamalar gibi bankaların kendi mobil bankacılık uygulaması sayesinde interaktif, güvenilir ve bağlayıcı bir mesajlaşma altyapısı kuruyoruz” diyen Koyun, örnek olarak da banka müşterisinin hesabından belli bir miktar paranın çıkıyor olmasını öncesinde haber vermesini gösteriyor. Yani para, hesaptan çıktıktan sonra değil, çıkmadan önce müşteriye onay bilgisi gidiyor. Bu şekilde de hem interaktif hem de güvenilir bir iletişim sağlanmış oluyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu