Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Ekonomide yine yavaş büyüme var

20l4’ün dördüncü çeyreğine ve yılın tamamına ilişkin milli gelir verileri geçen hafta belli oldu. Reel gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) dördüncü çeyrekte önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,6, mevsimsel düzeltilmiş olarak önceki çeyrek döneme göre ise yüzde 0,7 büyüdü. 2014’ün tamamındaki büyüme ise yüzde 2,9 oldu.

Ekonomide önceki iki yıldaki büyüme de çok iyi değildi. 2012’de sadece yüzde 2,1’lik büyüme-yaşanmış, 2013’teki büyüme de yüzde 4,2 olmuştu.

yavaş büyüme

Bizim değerlendirmemize göre bunların ilki yavaş büyüme, İkincisi ise normal büyüme aralığında yer alıyor. İktisatçılar ekonomide küçülmeyi “reses-yon” olarak tanımlarken büyüme oranları için pek bir şey demiyor. Biz, nüfus artış hızını ve geçmiş performansı da dikkate alarak, Türkiye’de yüzde

0-2 arasındaki büyümeyi “durgunluk”, yüzde 2-4 arasındaki büyümeyi “yavaş büyüme”, yüzde 4-6 arasındaki büyümeyi “normal büyüme” ve yüzde 6’nın üstündeki büyümeyi de “hızlı büyüme” olarak tanımlıyoruz. 2012’deki durgunluğa çok yakın yavaş büyümeden sonra 2013’te çok az farkla normal büyüme aralığına çıkmayı başaran Türkiye ekonomisi, 2014’te yeniden yavaş büyümeye dönmekten kurtulamamış bulunuyor.

SİYASETİN FATURASI

2013’te toparlanır gibi olan ekonominin geçen yıl yeniden yavaş büyümeye dönmesinin temel nedeni, 17 Aralık 2013’te ortaya çıkan büyük yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının yarattığı siyasi belirsizlik oldu. Bu belirsizlik hem ekonomik birimlerin geleceğe güvenini zayıflatarak hem de döviz kurlarını ve faizleri yükselterek iç talebi olumsuz etkiledi.

2013’ün son çeyreğinde yüzde 6,1’i bulan hanehalkı tüketimindeki yıllık artış 2014’ün ilk çeyreğinde yüzde 2,6’ya, ikinci çeyreğinde yüzde 0,4’e ve üçüncü çeyreğinde ise yüzde 0,1’e kadar düştü. Son çeyrekte bir miktar toparlanmayla yüzde 2,4’lük artış yaşansa da bu gelişme durumu kurtarmaya yetmedi. 2013’ün son çeyreğinde yüzde 5,9’u bulan özel sektör yatırımlarındaki yıllık artış 2014’ün ilk çeyreğinde yüzde 0,6’ya düşerken ikinci çeyrekte ise özel yatırımlar yüzde 1,6 geriledi. Üçüncü çeyrekteki yüzde 2,1’lik ve son çeyrekteki yüzde 0,9’luk artışlar da zayıf kalınca 2014’te yatırımlardan da büyümeye fazla katkı gelmedi.

2014’e iyi sayılabilecek bir giriş yapan ihracattaki performansın temel pazarlarımız olan Avrupa, Rusya ve Ortadoğu’daki gelişmelere bağlı olarak daha sonra giderek zayıflaması da geçen yıl büyümenin yeniden yavaşlamasına etki eden faktörlerden biri oldu.

BUNUN MAZERETİ YOK

2014 yılına girilirken büyüme oranı yüzde 4 olarak hedeflenmiş, geçen sonbaharda yayınlanan 2015-2017 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program’da ise yüzde 3,3’lük bir tahmin yer almıştı. Gerçekleşme bu tahminin bile altında kaldı. Bu, ekonomi yönetimi açısından büyük bir başarısızlığa işaret ediyor. Ancak Türkiye’de başarısızlık pek kabul edilebilen bir şey değil. Nitekim Maliye Bakanı Mehmet Şim-şek’in twitter hesabında “Küresel ekonomideki zayıf seyir, en büyük ticaret ortağımız AB’de devam eden durgunluk ve jeopolitik gerginliklere rağmen Türkiye büyüyor” şeklinde bir açıklama yer aldı. Maalesef kendimizi bu şekilde teselli etmemiz pek mümkün değil. Çünkü Türkiye ekonomisi için yüzde 2,9’luk büyüme çok düşük. 2014’te işsiz sayısının 2,5 milyondan 2,9 milyona ve işsizlik oranının yüzde 9’dan yüzde 9,9’a çıkması da bunu açıkça gösteriyor. Üstelik 2015’e de iyi girmedik. Muhtemelen bu yılın ilk çeyreğindeki büyüme daha da düşük çıkacak. Böyle bir durumda ekonomi yönetiminin hızlı büyümenin önünü yeniden açacak stratejiler geliştirmesi gerekiyor.

Esasında geçen hafta hükümetten bu konuda yeni bir teşvik paketi geldi. Ancak bu pakettekilerin büyük kısmı geçen yıl da yürürlükteydi ve işe yarasaydı ekonomi 2014’te bu kadar yavaş büyümezdi. Ekonominin önünün yeniden açılması için her şeyden önce siyasi belirsizliğin ortadan kaldırılması ve hukuk düzeninin yeniden oturtulması gerekiyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu