Haberler

E-sporun uluslararası camiada resmiyet kazanması

E-sporun uluslararası camiada resmiyet kazanması için yoğun bir çaba harcanıyor. Hedef olimpiyatlara katılmak. Bu girişimler sonucunda bir süre sonra sanal meşale yakılarak başlatılan bir olimpiyat görebiliriz…

BİNLERCE yıllık ortak kültürel mirasın bir yansıması olan olimpiyatlar, medeniyete dair asgari müştereğin sağlandığı önemli alanlardan biri. Hal böyle olunca, e-sporun iş dünyası da burada yer alabilmek için yoğun bir mesai harcıyor. Sadece fiziki rekabetin değil, zihni anlamda da mücadelenin yaşanabileceği ortamların varlığı, bu tür organizasyonların yapılabilmesine olanak sağlıyor.

Bu düşünce kimi çevrelerce kabul görmese de, özellikle e-spor gibi gerçeğin simüle edilebildiği ortamlara sıcak bakıldığı da bir gerçek. Buradan yola çıkılarak ilk adımlar atılmaya başlandı bile.

E-SPOR ASYA OYUNLARI’NDA

Bu yıl Endonezya’da düzenlenen 2018 Asya Oyunları’nda “Dcmonstration Event” (tanıtım etkinliği) kapsamında konuk edilen e-spor, olimpiyatlara bir adım daha yaklaştı. Pro Evoluti-on Soccer’m oynandığı mücadelede, Japonya altın, Iran gümüş, Vietnam bronz madalya aldı. E-sporun, 2022 yılındaki Asya Oyunları’nda da madalyalı mücadele olarak devam etmesi, fakat bu sefer resmi anlamda sahneye çıkması bekleniyor.

Gelen haberler, bunun 2024 Paris Olimpiyatları’na bir örnek de oluşturabileceği yönünde. Çünkü kapalı kapılar ardında, 2024’e farklı bir heyecan getirilmesi gerektiği konusunda yüksek tonda yapılan konuşmalar yapıldığı biliniyor, izleyiciler gibi, yatırımcılar da farklı bir ürün yelpazesi istiyor. Böylece daha fazla ürün ve gelirin oluşturulabileceği varsayılıyor. Pazarın büyümesi ve rekabetin çok yönlü biçimlerde yeniden yapılandırılması söz konusu. Sadece satılacak ürün gamının genişliğinin bile farklı bir heyecan yaratacağını söylemek mümkün. Üstelik böylesi turnuvalara yönelecek olan genç izleyici kitlesi de hesaba katıldığında, beklenen gelir oldukça büyük oluyor. Tabii bu noktada resmi tarafların ne diyeceği önemli. Son söz onlarda.

Sadece istemek ya da yatırımcıların işaret etmesi yeterli değil. Kural koyucuların da buna bir söz söylemesi gerekiyor.

Geçtiğimiz Temmuz’da İsviçre’de düzenlenen E-Spor Forumu’nda, Uluslararası Olimpiyat Komitesi ile e-spor temsilcileri bir araya geldi. Katılımcıların yorumlarına bakıldığında, e-sporun fiziki spor mücadeleleri ile olan benzerlikleri simüle edilebilir olmaları açısından aktarılmışa benziyor. Bir tür ikna etme çabası da diyebiliriz. En nihayetinde, Komite’nin olaya çok uzak durmadığı, destek vermeye çalıştığı ama çeşitli çekincelerinin olduğu belirtiliyor.

GÜÇLÜ ÇEKİNCELER

Uluslararası haber ajansı Associated Press’in haberine göre, Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkam Thomas Bach, hala emin olamadığım dile getirmiş. Gerekçe olarak da simülasyonun yarattığı gerçeklik algısını ileri sürmüş. Birçok dövüş sporunun yer alıyor olmasının, e-sporun içerdiği gerçeklik algısı ile bir tutulmaması gerektiğini söylemiş, ilgili fiziki sporların, gerçekliği günümüz koşullarına indirgenmiş yapıları olduğunu düşünen Bach’a göre, olimpiyatlarda bazı e-spor türlerinin içerikleri sebebiyle (şiddet gibi) yer almaları kesin değil.

Diğer taraftan, Uzakdoğu’dan gelen yatırımcı baskısı kendisini hissettirmiyor değil. E-sporun öyle ya da böyle, bir biçimde resmi turnuvalar kapsamına alınması için büyük bir mücadele veriliyor. Bugün bir ölçüde çekinilen, endişe duyulan yeni bir teknolojik ortam olarak görülse de, yarın olimpiyatlardan göz kırptığını görebiliriz. Yapay çekincelerden ziyade, e-sporun olimpiyatlardaki durumunu ilgilendiren en önemli sorun süre ve teknoloji arasındaki orantı. Dört yılda bir düzenlenen organizasyon süresi, oyun teknolojisi için çok uzun bir süre anlamına geliyor. Her geçen yıl farklı bir donanım geliştirildiğini de hesaba katarsak, önümüzdeki beş yıl içinde oyun mekaniği ve grafiksel eğilimlerin çok daha ileri gideceğini tahmin etmek hiç de zor değil. Bu varsayımla, bu yılki bilgisayar oyunlarının içeriği ile dört yıl sonraki oyunların içeriği ile aynı olmayacaktır. Bu gerçeklikten yola çıkarak farklı içerik ve formülasyonların geliştirilmesi gerekiyor. Yatırımcıların bunu gözetmesi ve dört yıllık çalışma süresinde dinamiklerin geleceğini iyi analiz etmesi zorunlu.

Her şeyin ötesinde önümüzdeld yıllarda, yüzlerce oyuncunun tasarladığı fiziki gerçekliği temsili bir meşalenin, sanal gerçeklikle yakılmasının mümkün olduğunu düşünmek bile olağanüstü.

Önümüzdeki hafta, e-sporu etkileyen sektörlere, perakendenin vazgeçilmezi ku-tu-masaüstii oyunları ile devam edeceğiz. Güzel bir hafta geçirmenizi dilerim…

Ali Efe İralı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu