Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Döviz piyasasındaki eğilimler ne durumda?

Yabancı yatırımcı Türkiye ekonomisini olumlu, yerli ise olumsuz değerlendiriyor. Dolarda 3.5280 bölgesi üzerinde haftalık kapanış yeniden 3.58’i gündeme getirecektir. Borsada ise bu seviye hisse senedi riskini sıfırlamak için uygun…

Türkiye konusunda yabancı ve yerli yatırımcılar belirgin bir şekilde ayrışmış durumda. Bitişikteki mütalaayı (“yabancı sermaye akımı” başlıklı olan) inceleyin lütfen. İlki, tahvil ve bono piyasasına net yabancı sermaye girişini gösteriyor (yıllık bazda). Son 12 yıl baz alındığında, Türkiye’ye her yıl ortalama 1.8 milyar dolar giriş var (kırmızı çizgi). 2017 yıl başından beri ise 2.7 milyar dolar net giriş olmuş. İkincisi de hisse senedi piyasasına net yabancı sermaye girişini gösteriyor (yıllık bazda). Son 12 yıl baz alındığında, Türkiye’ye her yıl ortalama 0.9 milyar dolar giriş var (kırmızı çizgi). 2017 yıl başından beri ise 2.1 milyar dolar net giriş oldu. 2017 başından beri hisse ve tahvil üzerinden giriş yapan yabancı sermaye (sıcak para) miktarı son 12 yıl ortalamasının üzerinde. CDS göstergesi de bunu teyit ediyor. CDS, yabancı yatırımcının Türkiye ekonomisine yönelik risk algısını gösterir. Yükselmesi daha çok riskli, düşmesi de daha az riskli gördükleri şeklinde yorumlanır. CDS, son aylarda 300’lü düzeylerden 180’li düzeylere geriledi. CDS’e göre yabancı yatırımcının Türkiye’yi belirgin bir şekilde daha az riskli değerlendirdiğini söylememde bir beis yok. Lâkin yerliler Türkiye’yi yabancıya kıyasla çok daha olumsuz değerlendiriyor. Bunu döviz tevdiat hesaplarından takip ediyoruz. Yerli bacağında (kurumlar ve bireyler) dövize yapısal bir talep olduğu gözleniyor.

dolar

Bankalardaki döviz mevduat stokunda yılbaşından beri 22.1 milyar dolar, son dokuz haftada 12 milyar dolar ve son haftada da 0.5 milyar dolar artış var. Bunu nasıl yorumlamalıyız?

Birkaç madde… Yerliler asimetrik hareket ediyor.

Düştükçe alıyorlar ama yükseldikçe satmıyorlar. Geçmişte böyle değildi. Ayrıca, yerliler döviz alış seviyesine geçmişteki kadar duyarlı değiller. Ve yerliler yabancıya kıyasla daha olumsuz beklenti içindeler. Verilerdeki eğilime dayanarak sıraladığım maddeler yerlinin kurda güçlü yükseliş beklentisine şamil olduğuna işaret ediyor.

Fed faiz artırdı ve beklenmedik piyasa etkisi oluştu. Neden böyle oldu?

Manşet veriler (ISM İmalat Endeksi, ISM Hizmetler Endeksi, Tarım Dışı İstihdam verisi) ABD ekonomisinde işlerin iyi gittiğine işaret ediyor. Ama sinsice bozulan göstergeler var. Bunun başını çok önemsediğim ve geçmişteki resesyonların öncü göstergesi ticari/sanayi kredilerdeki eğilim çekiyor. Bitişikte grafiği görülüyor. Mevcut konjonktürde (2008 sonrası) dünya ekonomisinde (ki başat ABD ekonomisidir) en iyi geride kaldı. Ama buna rağmen Fed faiz artırdı ve bilanço küçültme planını bile paylaştı. Tuhaf geliyor değil mi? Gelmesin… Merkez bankaları son yıllarda finansal piyasalardaki istikran da hedefliyorlar. Fed’in son toplantısındaki “freni” ekonomi için değil risk iştahı içindi. Dur durak bilmeden yükselen dünya borsa endekslerinin gelecekte başa iş çıkaracağını Fed de biliyor. Piyasalardaki aşırı coşkuyu frenlemeye yönelik harekete geçtiler. Nitekim de piyasa iştahı bir miktar azaldı. Küresel finans piyasalarına yönelik “çok negatif” beklentim devam ediyor. Riskli yatırımlardan uzak durulmasını öneriyorum.

Dolar/TL 3.50’nin altına kaydı, yerleşir mi?

Beklemiyorum, beklemediğimi de haftalardır hem temel hem de teknik göstergelerle işliyorum. Geçen hafta Fed toplantısı öncesi kur 3.4750’ye kadar geriledi. Köpük olarak tanımladığım bu düşüşün tez zaman sonra “ayı tuzağı” olduğu görüldü. Kur yeniden 3.50’nin üzerine yerleşti. 3.5280 bölgesinin üzerinde haftalık kapanış yeniden 3.58’i gündeme getirecektir. Ancak yakın vadede bandın 3.50-3.78 şeklinde oluşacağı yönündeki beklentimi koruyorum.

Endeks, petrol ve altın?

BIST-100 beklentimi epeydir paylaşıyorum. Halen ucuz olduğumuzu (dolar bazında endekse göre) düşünmekle birlikte endeksin 100.000 üzerine kalıcı bir şekilde yerleşmesini beklemiyorum.

Hisse senedi riskini sıfırlamak için uygun seviyelerdeyiz. Altında 1.300 dolar üstünü bu yıl içinde beklemiyorum. Altın bu yılın renk saçan bir yatırım aracı olmayacaktır. Petroldeki düşüşün 40 dolarlı düzeylere kadar devam edeceğini öngörüyorum.

Erkin Şahinöz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu