Şirket Haberleri

Çekok Gıda, Türkiye’nin en büyük 200 şirketi arasında

Meyve sebze satarak 200 şirket arasına girdi

60 yılı aşkın süredir meyve-sebze sektöründe olan Çekok Gıda, bu ürünlerin ithalatı, ihracatı ve yurtiçi toptan ticareti alanında faaliyet gösteriyor. Adapazarı, Niğde, Mersin ve Antalya’daki çiftliklerinde ürün yetiştiren şirketin beş ilde de fabrikaları var. Türkiye’nin en büyük 200 şirketi arasında yer alan Çekok Gıda, bu yılın sonunda 720 milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor.

Türkiye, coğrafi konumu, üretime uygun verimli ve geniş tarım alanları, değişik bölgelerin ekolojik farklılıkları sayesinde meyve ve sebzelerin iyi koşullarda ve kaliteli olarak yetişebildiği nadir ülkelerden biri. Toplam 24 milyon hektarlık tarım alanının yüzde 3,4’lük kısmında sebze, yüzde 13,5’lik kısmında ise meyve tarımı yapılıyor. 50 milyon tona yakın meyve-sebze üretimi olan Türkiye, dünya sebze üretiminde dördüncü, meyve üretiminde ise sekizinci sırada yer alıyor. Sera varlığı açısından da 30 bin hektar ile Avrupa’da ikinci sırada.

Temelleri 1953 yılında Bekir Çekok tarafından Mersin’de atılan Çekok Gıda, Türkiye’nin bu potansiyelini çok iyi değerlendiren şirketler arasında yer alıyor. Taze meyve-sebze ithalatı, ihracatı ve yurtiçi toptan ticareti alanında faaliyet gösteren şirket, İstanbul Sanayi Odası’nın (ISO) Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşunu sıraladığı ‘ISO 500’ listesinde geçen yıl 208’inci olmuştu. Bu yıl ise 582 milyon TL’lik cirosuyla 180’inci-liğe yükseldi. Ekonomist Dergisi olarak her yıl hazırladığımız Anadolu 500’ araştırmasında da her yıl üst sıralara yükselen Çekok’un bu yılki ciro hedefi 720 milyon TL. Geçen yılki 20,6 milyon dolarlık ihracat rakamını bu yıl 25 milyon dolara çıkarmayı planladıklarını söyleyen Çekok Gıda Yönetim Kurulu Üyesi Cevdet Çekok, “Bu yılki ihracatımızda Rusya ile olan durum belirleyici olacak. Şu anda Hollanda, Almanya, Ingiltere başta olmak üzere 24 ülkeye direkt ihracatımız var. Birçok firma kanalıyla da pek çok ülkeye dolaylı ihracatımız bulunuyor. Hedef pazarımız Uzakdoğu” diyor.

cekok

KOOPERATİF TEMELLİ

Çekok Gıda’nın öyküsü 1950’le-re dayanıyor. Tarımda kooperatifçiliğin öne çıktığı bir dönemde girişimci Bekir Çekok, 10 çiftçi ile Mersin’de narenciye kooperatifi Nar-ko’yu faaliyete geçirdi. Yıllar içinde kooperatife üye olan çiftçi sayısı 250’ye kadar çıktı. Ancak zamanla kooperatifçilik önemini yitirdi. 1980’li yılların başında pek çok çiftçi kooperatiften ayrılıp kendi şirketini kurarak faaliyetlerine devam etti. O dönem Bekir Çekok da Çekok Gıda’nın temellerini attı.

1988 yılından ikinci kuşağın devreye girmesiyle işin boyutu değişti. Çekok Kardeşler ile birlikte satış ağı geliştirildi, ihracata ve pazarlamaya da ağırlık verildi. Şirketin ihracat serüveninin 1990lı yıllarda başladığını belirten Cevdet Çekok, “O yıllarda ihracat kooperatifler üzerinden yapılıyordu. Devlet kooperatiflerden narenciye ve sebzeleri alıp bunları Rusya’ya gönderiyor ve bunun karşılığında da gübre, kömür gibi mallar alıyordu. Bizim gibi firmalar tahsilatı devletten yapıyordu. Rusya pazarının açılmasıyla yeni bir döneme girdik” diyor.

BEŞ TESİSİ VAR

Tüm üretim alanlarında, “iyi Tarım Uygulamaları (ITU)” yönetmeliğine uygun üretim yapan Çekok Gı-da’nın Adapazarı, Niğde, Mersin ve Antalya’da çiftlikleri var. Bu çiftliklerde toplam 11 bin dönümde limondan elmaya, nardan şeftaliye kadar 35 çeşit ürün yetiştiriliyor. Şirketin Mersin, Antalya, İzmir, Niğde ve Istanbul-Tuzla’da beş de fabrikası bulunuyor. Çekok Gıda’da bahçelerinden toplanan ürünlerin yıkanıp temizlendikten sonra paketlendiği, depolandığı ve kendi soğutu-culu tırları ile dağıtımının yapıldığı entegre bir yapı söz konusu.

Cevdet Çekok, üretim faaliyetlerini kendilerine bağlı 300’e yakın çiftçi ile yürüttüklerini dile getiriyor. Çekok, faaliyetleriyle ilgili olarak şunları anlatıyor: “Türkiye’de nüfus ve iç tüketim her yıl artıyor. Biz de daha çok iç pazar ağırlıklı çalışıyoruz. Türkiye’nin 10 büyük ilinde bulunan yaş sebze ve meyve hallerinde kendi satış noktalarımız var. Öte yandan 1999 yılında Bulgaristan’da da şirket kurmuştuk. Bulgaristan’ın AB’ye gireceğini öngörüyorduk. 2007’den beri oradaki şirketimiz kanalıyla birçok ülkeye ürün gönderebiliyoruz. Bundan sonraki yurtdışı yatırımımızı Afrika’da planlıyoruz.”

‘GOLD KİVİ’ ÜRETİYOR

Tarımda son yıllarda ‘royalty’ denilen ürün patenti gibi bir ürün çeşidini sahiplenme durumu var. Tarım sektörü bugün bütün dünyada royalty bedelleri üzerine dönüyor. Buna göre üniversitelerde bilimsel çalışmalarla bulunan tarımsal bif ürün çeşidinin üretim hakkı satın alınıyor. Daha sonra bu çeşit dünyadaki belli üreticilere belli ölçeklerde ürettiriliyor. Ya bitki ya da tonaj olarak bedel ödeniyor.

Cevdet Çekok, kendilerinin de bu tür bir üretime soyunduklarından bahsediyor. Şirket, bu amaçla dünyanın en büyük kivi üreticisi olan Yeni Zelandalı bir şirketle ortak üretim yapıyor. Adapazarı’ndaki 3 bin 800 dönümlük çiftliğin içerisindeki 100 dönümlük bir parselde, niş bir ürün olan ‘gold kivi’ üretiliyor. Cevdet Çekok, “Farklı ürünlerde de benzer çalışmalarımız, deneme üretimlerimiz var” diye konuşuyor.

Çekok Gıda ayrıca Avrupa’da ilk beşte yer alan büyüklükte bir kivi bahçesi de kurdu. Adapazarı’nda bin 500 dönümde kivi yetiştiren şirket, yılda 6-7 bin tonluk üretim yapacak. 2018 yılında kivi ihracatına da başlanacak.

MAKİNELİ HASAT DÖNEMİ

Tarımla uğraşan kesimin çoğunlukla büyük şehirlere göç etmesi nedeniyle çiftliklerinde çalışacak eleman bulmakta zorluk çektiklerini dile getiren Cevdet Çekok, şöyle devam ediyor: “Bu gidişle önümüzdeki beş yılda meyve toplatacak eleman bulamayacağız. Bunu öngördüğümüz için teknoloji yatırımları yapıyoruz. Adapazarı’ndaki bahçemizde, makineli tarıma uygun şekilde dikim yaptık. 2013’ten beri bu teknolojiye 25 milyon TL’lik yatırım yaptık.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu