Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Cari açık gerileme

Cari açık ocak itibariyle yıllık bazda 42.9 milyar dolarla son dört yılın en düşük seviyesine geriledi. İlk çeyreğe ilişkin öncü göstergeler ise zayıf büyümeye işaret ediyor. Uzmanlar, ikinci yarıda ivmenin hızlanabileceğim söylüyor.

HEM dışarda hem de içerde finansal piyasalar dalgalanmaya devam ediyor. Dolar tüm dünyada son yılların en hızlı çıkışım yaşıyor. Euro karşısında tarihi bir yükseliş yaşayan dolarla euro’nun eşitlenmesine ramak kalmış durumda. Doların çıkışında Amerika Merkez Bankası (FED) yetkililerinin açıklamaları etkili oluyor.

cari acik

Amerikan ekonomisindeki toparlanmaya dikkat çeken FED yetkilileri, faizin yılın ilk yarısında artması gerektiğini söylüyor. Doları destekleyen diğer bir gelişme de ECB’den gelen parasal genişleme kararı oldu. ABD ve Avrupa cephesinde yaşanan bu gelişmeler gelişen ülke piyasalarım dalgalandırıyor.

İçerde ise Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın Cumhurbaşkam’na verdiği brifing sonrasında döviz bir miktar gevşedi. Satışlarla düşen piyasalar toparlanmaya başladı. Piyasalarda dalgalı seyir sürerken 2015 yılının ilk makro verileri de belli olmaya başladı. Geçen yıldan bu yana daralma eğilimindeki cari açık bu yıla iyi bir başlangıç yaptı. Cari açık geçtiğimiz ocak ayında piyasa beklentilerinin altında 2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yıllık cari açık, 2014 sonundaki 45.8 milyar dolardan bu yılın ocak sonu itibariyle 42.9 milyar dolara geriledi. Bu son dört yılın en düşük rakamı. Baz etkisinin ilk çeyreğin kalan aylarında yıllık açık rakamının düşüş hızını yavaşlatması bekleniyor. Ancak 2015 yılsonu için cari açığın milli gelire oran olarak yüzde 4-4.5 aralığına gerileyeceği tahminleri yaygın.

FİNANSMAN CEPHESİ

Ocak ayında belirgin bir şekilde gerileyen cari işlemler açığında, dış ticaret açığının bir önceki aya göre yüzde 62 gerilemesi etkili oldu. Dış ticaret dengesinde ise altın ihracatının artması ve ithalatın da azalması belirleyici oldu.

Ocak verisinde diğer önemli alt kalem olan hizmetler dengesindeki taşımacılık, seyahat ve inşaat hizmetlerindeki gelişim de katkı sundu. Bu sektörlerde döviz girişinin bir önceki yıla göre sınırlı da olsa artış yaşaması cari işlem dengesine katkı yaptı. Ocak ayında hem doğrudan yatırımlar hem de portföy yatırımları kanalı ile 1.6 milyar dolarlık döviz girişi yaşandı. Diğer yatırımlar kaleminden kaynaklanan net girişler ise 4.3 milyar dolar oldu.

Cari açığın seyriyle büyüme trendi önem taşıyor. İlk çeyrek büyümesinin öncü göstergeleri olarak kabul edebileceğimiz sanayi üretimi ve kapasite kullanımı düşük büyüme sürecinin devam ettiğini gösteriyor.

ONCU GÖSTERGELER

Sanayi üretiminde yıllık değişim oranlarındaki dalgalanmalar devam ediyor. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi yüzde 2.2 düşerken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretimi yüzde 1.4 geriledi. Üretimin alt sektörler itibariyle gelişiminde, tüketim ve ara mallarındaki yavaşlama dikkat çekici. Diğer taraftan, sermaye mallarında devam eden toparlanma çabası, yatırımlar kanalıyla büyümeye destek beklentilerini canlı tutup, orta vadeli görünüme yönelik aşağı yönlü riskleri şimdilik sınırlıyor.

Bu arada büyümenin diğer öncü göstergelerinden olan İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı (KKO) 2015 Şubat ayında bir önceki aya göre, 0.9 puan azalarak yüzde 72.8 seviyesinde gerçekleşti. Böylece kapasite kullanımı 2013 Mart’tan bu yana en düşük seviyesine indi. Merkez Bankası tarafından 2 bin 659 işyerine İktisadi Yönelim Anketi formu gönderilerek, hesaplanan verilere göre, imalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0.5 puan artarak yüzde 74.1 oldu. Kapasite kullanım oranları bir önceki aya göre değerlendirildiğinde, tüm mal grupla rmda azalış görüldü.

“CARİ AÇIK 36 MİLYAR DOLAR OLABİLİR”

Halk Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı, cari açığın düşüş hızında ocak ayından sonra yavaşlama olmasını bekliyor. Ancak yılsonu için 36 milyar dolar tahminini koruyor. To-kalı’ya göre, büyüme görünümündeki yavaşlama ve petrol fiyatlarının devam eden ılımlı seyri de, cari dengedeki ılımlı görünümü desteklemeye devam ediyor. Cari açığın finansmanında ise doğrudan yatırımların devam eden katkısı olumlu, portföy yatırımlarının katkısı ise sınırlı kaldı. Sanayi üretiminde zayıf performansın sürdüğüne dikkat çeken Tokalı, 2015 yılı büyüme tahminlerini yüzde 4’den yüzde 3.5’e düşürdüklerini söylüyor.

Güven ortamının güçlenmesi ve dış talepte risklerin artmaması durumunda, genel büyüme oranının ikinci çeyrekten sonra iyileşme göstereceğini düşünüyor.

“SON DÖRT YILIN EN DÜŞÜĞÜ”

ING Bank Başekonomisti Muhammet Mercan ise, 2014 Kasım ayından bu yana kesintisiz bir daralma eğilimi gösteren cari açığın ocak itibariyle son dört yılın en düşük seviyesine gerilediğine dikkat çekiyor. Petrol fiyatındaki sert düşüşün yansımasıyla azalan net enerji ithalatı dışarıda bırakıldığında cari dengenin ocak itibariyle 4.8 milyar dolarla artıya döndüğünü belirtiyor. Sanayi üretiminin 2015’te zayıf bir başlangıç yaptığını savunan Mercan, ocak verilerinin özel tüketim ve yatırımdaki zayıflığı gösterdiğini vurguluyor. Mercan’a göre, ocak rakamları, 2015’te daha olumlu bir resim çizmesi beklenen büyüme tarafında toparlanma hızının henüz ivmelenmediğini gösteriyor.

“ENERJİ İTHALATI DÜZELİYOR”

Garanti Bankası Başekonomisti Nihan Ziya Erdem, cari denge verilerinde dikkat çekici gelişmenin net enerji ithalatındaki iyileşme olduğunu söylüyor. Erdem, ocak ayında 12 aylık net enerji faturasının 48.8 milyar dolara düşerek, Kasım 2011’den bu yana kaydedilen en düşük seviyeye gerilediğini belirtiyor. Erdem’e göre, mart ayı itibariyle petrol fiyatlarının bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık yüzde 45 düşük seviyede bulunması net enerji maliyetindeki düşüşün devam edeceğini gösteriyor. Ayrıca iç talepteki zayıf seyir ithalatı sınırlamaya devam edecek. Bu arada ilk öncü göstergeler, büyümedeki zayıf performansın ilk çeyrekte devam edebileceğini ortaya koyuyor. İç talep lehine gelişmeler sınırlı düzeyde olumlu olsa da, dış talep tarafında ihracatta kötüleşmenin belirginleşmesi dış talepten büyümeye olumlu katkı gelmesinin zor olduğunu gösteriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu