Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Borsa Yorumları Kasım 2014

Bu hafta FED toplantısını ve VİOP’ta ekim vadeli sözleşmelerin kapanışını görmeden borsada “al”ım yönünde karar vermek sağlıklı olmaz. Hatta bir stop loss bulundurarak bundan sonraki yükselişlerin mevcut pozisyonların azaltılması için kullanılması gerekebilir…

piyasa yorumÖNCEKÎ haftalarda FED üyelerinin açıklamalarıyla dalgalı bir döneme giren piyasalardaki belirsizlik geçen hafta da devam etti. Piyasalar arası ayrışmalar dikkat çekmeye devam ederken ürünler arası korelasyonların da azaldığını gördük. Bu durum FED ile başlayan süreçte taşların hala yerine oturmadığının bir göstergesi oldu.

Bu hafta piyasaların üzerindeki sis perdesinin azalması için 28-29 Ekim’deki FED toplantısı iyi bir fırsat oluşturuyor. Önceki haftalarda FED Başkanı Janet Yellen dışındaki neredeyse tüm FED üyelerinden açıklamalar duymuştuk. Bu hafta konuşma sırası Yellen’de olacak. Biz geçen hafta üyelerden gelen kafa karıştıran açıklamalara rağmen FED’in politikasının ana hatlarında önemli bir değişim olmadığını düşündüğümüzü belirtmiştik. Bu toplantıdan çıkacak sonuçlar bu konudaki görüşümüzün daha da netleşmesini sağlayacak.

AYRIŞMALAR DİKKAT ÇEKİYOR

Piyasalar birçok etkenin etkisi altında kalsa da orta ve uzun vadede fiyatlamada temel etken FED politikaları olmaya devam ediyor. Buna karışın son birkaç haftadır FED politikaları konusunda kafa karışıklığının yaşanması, FED dışındaki etkenlerin fiyatlamada daha fazla dikkate alınmasına neden oldu. Bu durum aynı zamanda piyasalar arası ayrışmanın ve ürünler arası korelasyonunun azalmasının da ana sebebiydi.

Bu hafta FED toplantısı sonrası FED’in ekonomiye bakış açısında bir değişim olup olmadığı, yani öngörülen politikaların ana hatlarında bir değişim olup olmadığı görülmüş olacak. Bu da fiyatlamada yeniden FED etkisinin gücünü artıracak. Aksi olur ve FED yeni bir kafa karışıklığı yaratırsa geçen haftalarda görülen dalgalı görünüm devam eder.

Bizim beklentimiz, FED’in mevcut politikalarında köklü bir değişim olmayacağı yönünde. Bu beklentimiz gerçekleşirse son birkaç haftadır görülen hareketler birer ara trend olarak kalır.

TCMB HAMLELERİ ÇOK KONUŞULDU AMA…

Geçen hafta içeride en çok konuşulan konu TCMB’nin açıkladığı kararlardı. Önce ihrafcat reeskont kredilerinde ihracatçılara sağlanan imkanın yüzde 25 oranında artırıldığı ve maliyetlerin 20 baz puan aşağı çekildiği açıklandı. TCMB bu hamle ile bir taraftan ihracatçılara ek imkânlar sağlayarak onların ellerini kuvvetlendirmek, diğer taraftan da döviz rezervlerini artırmayı hedefledi. Bu kararın hemen ardından da zorunlu karşılıklara faiz ödenmesi konusunda bir karar açıklandı. Açıklanan rakam iki bölümden oluşuyor. Kabaca ortalamanın üzerinde kaldıraca sahip olan bankalar olarak adlandıracağımız grup için bu oran ortalama fonlama maliyetinin 700 baz puan altı iken, ortalamanın altında kaldıraca sahip olanlar içinse ortalama fonlama maliyetinin 500 puan altında faiz verileceği açıklandı.

Ortalama fonlama maliye-tinin perşembe günü yüzde 8.40 civarında olduğu göz nünde bulundurulduğunda, ilk dilimdeki bankaların bu tutara yüzde l .40; ikinci di-limdeki bankaların ise 3.40 oranda faiz alacağı anlaşılıyor. Yaklaşık yüzde 10’luk bir dilime alınacak bu faiz gelirinin, toplam faiz geliri ve şirket karlılıklarını hatırı sayılır bir şekilde artırmayacağı bir gerçek. Hele ki zorunlu karşılıklara faiz ödenmesinin ilk kez duyurulduğu Mart 2014’teki beklentiler göz önünde bulundurulduğunda mevcut rakamları düşük olarak da yorumlamak mümkün. Her iki karar da olumlu olsa da kapsadıkları tutarlar göz önünde bulundurulduğunda piyasadaki son coşkuyu açıklamaya yetmediklerini düşünüyoruz.

Bunların yanı sıra perşembe günü gerçekleşen Para Politikası Kurulu toplantısında , ise para politikasında kullanılan tüm faiz oranlarında ve diğer araçlarda herhangi bir değişiklik yapılmadı. TCMB ufak rötuşlarla piyasaya mesaj verirken, bu haftaki FED toplantısı öncesinde politika, araçlarında değişiklik yapmayarak izlemede kalmasının,’ doğru bir hamle olduğunu düşünüyoruz.

BISTteki coşku devam edebilecek mi?

Geçen haftanın en çok sorulan sorusu yükseliş nereye kadar devam eder oldu. Hatırlanacak olursa geçen hafta endekste geçen haftalarda kırıaın Omuz-Baş-Omuz [0B0] formasyonundaki boyun çizgisinin bulunduğu 78.000’e kadar olacak bir hareket potansiyelinin doğmuş olduğunu ancak bu seviyenin üzerinde kalıcı bir hareket beklemediğimizi belirtmiştik.

Endeks hafta ortasında bu hedefe geldi ve haftanın son iki günü de bu seviyeyi aşarak 79.952’ye kadar yükseldi. Bu son yükselişin Dolar/TL kurundaki, faizlerdeki ve uzun zamandır hikayemiz olan petrol fiyatlarındaki düşüşün durduğu zamanlara denk gelmesi, yükselişin arkasında soru işaretleri bırakmasına neden oldu. Bu nedenle endeks 78.000 direncini aşmış olsa da, önümüzdeki hafta FED toplantısını ve VİOP’ta ekim vadeli sözleşmelerin kapanışını görmeden alım yönünde bir karar vermek bize göre sağlıklı olmaz. Hatta mevcut pozisyonlarda aşağıda asla taviz verilmemesi gereken bir stop loss bulundurarak bundan sonraki yükselişlerin mevcut pozisyonların azaltılması için kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu görüşümüzü değiştirecek tek etken ise şu anda FED olarak görünüyor.

FED tahvil alım programının sonlandırılması ve faiz artışı konusunda aceleci olunmayacağına dair net bir mesaj verirse, jeopolitik riskler ve diğer makro riskler büyük oranda göz ardı edilebilir. Bu durumda gelişmekte olan piyasaların geneline yayılacak bir ralli süreci yaşanabilir. Biz bu yönde bir açıklamanın gelme ihtimalini düşük gördüğümüz için baz senaryomuzu biraz daha negatif taraf üzerine inşa ediyoruz. Ancak bu hafta hem FED toplantısını hem de VİOP’taki vade kapanışını göz önünde bulundurduğumuzda çünkü her iki yönde de çok sert hareketlerin olabileceğini hatırlatmak istiyoruz.

Bu nedenle hangi senaryoyu baz alırsanız alın, mutlaka bir strateji çerçevesinde hareket edilmeli.

Dolar/TL alım aralığına geldi

Geçen haftaki yorumumuzda Dolar/TL’de 2.25 altındaki rakamların alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini ifade etmiştik. Dolar/TL hafta içinde en düşük 2.23 civarına kadar geriledi ve haftayı bu seviyelerde kapattı. Biz 2.25 altındaki bu rakamların alım fırsatı olmaya devam ettiğini düşünüyoruz.

Son günlerde aşağı yönlü baskılar daha ağır bassa da içinde bulunduğumuz konjonktürde ana senaryomuz olan FED beklentileri değişmediği sürece kurun ani yukarı yönlü hareketler yapma ihtimalinin yüksek seyretmeye devam ettiğini düşünüyoruz. Son yükselen trend, bu trendin geri dönüşünde yüzde 38.2 seviyesi ve 2.22-2.23 aralığında güçlü bir destek oluşturuyor. Kur bu hafta burayı destek yapabilirse yeni bir yükseliş için de güç toplamış olacak. Olası bir yükselişte kısa vadede 2.28 ve üzerindeki rakamlar satış fırsatı olarak değerlendirilmeli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu