Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Borsa, Altın ve Döviz Yorumları

Borsa, Altın ve Döviz Yorumları Ekim 2014

Son günlerde FED’den gelen açıklamalar kafa karıştırıyor. Bu nedenle FED’in 27-28 Ekim’deki FOMC toplantısı son dönemlerin en kritik toplantısı haline geldi. Bu toplantı öncesinde piyasalarda volatilitenin devam etmesi muhtemel görünüyor…

GEÇEN hafta sizleri bu sayfada “Sert hareketlerin yaşanacağı zor bir döneme girdik” başlığı ile karşılamıştık. Bayram dönüşündeki kısa haftada yaşanan sert hareketler ve Amerikan Merkez Banka-sı’ndan (FED) gelen bizlerin de sözlü yönlendirme olarak yorumladığı açıklamalar, fırtınaya hazırlığın işaretçisiydi. Hafta boyunca FED’den gelen birbirinden 180 derece ters yöndeki açıklamalar sadece kafaları karıştırmadı; fiyatla-malarda da sert hareketlere neden oldu. S&P’de opsiyonların volhtilitesini ölçen, korku endeksi olarak da bilinen VIX, son bir hafta da yüzde 100’e yakın artış göstererek son üç yılın en yükseği olan 30 civarını test etti.

doviz altin

Başta ABD ve Avrupa endeksleri olmak üzere küresel ölçüde borsalar satıcılı bir hafta yaşadı. Dolar uzun süredir devam eden değer artışına ara verdi, hisse netle-d* ‘A rinden çıkan para, f P tahvil piyasasına park etti ve başta ABD 10 yıllıkları olmak üzere küresel ölçüde faizlerde düşüşler gözlendi. Bu süreci en az kayıpla atlatan endekslerden biri de Borsa İstanbul’du (BIST). Bunu petrol fiyatlarındaki düşüşe bağlayanlar olsa da, bizce düşüşün sınırlı olmasının nedeni önceden yaşanan sert kayıplar ve teknik olarak önemli destek noktalarında tutunma isteğiydi.

MESAJLAR KARIŞTI

Son bir aya kadar FED üyelerinden tahvil alım programının sonlandırılmasına ve önümüzdeki yıl faiz artış sürecine geçilmesine yönelik aynı türden mesajlar alıyorduk. Sadece birkaç üyeden bu faiz artışının zamanlamasına yönelik farklı tahminler geliyordu. Büyük çoğunluğun tahmini, faiz artışı için yılın ikinci çeyreğini işaret ediyordu. ABD’den gelen veriler de bu açıklamaları destekliyor ve piyasadaki fiyatlama da buna göre yapılıyordu. Ancak bundan birkaç hafta önce FED üyesi Dudley’in yaptığı “Değerli dolar, büyüme ve enflasyon hedeflerini olumsuz etkiliyor” açıklamasıyla FED’in de frekansları karışmaya başladı.

Bu düşüncenin önceki hafta çarşamba akşamı açıklanan FED tutanaklarına da girmesi, doların değerlenme sürecini terse çevirdi. Sonrasında ise geçen hafta FED üyelerinden birbirleriyle çelişen açıklamalar duyduk. Açıklamalar, tahvil „» » ^ alım programının devam etmesinden yeni varlık alım programı başlaması gerekebileceğine, faizlerin ilk çeyrekte artırılması gerektiği görüşünden faiz artışının gecikmesi durumunda enflasyonun kontrolden çıkabileceği uyarısına kadar çok geniş bir yelpazeye yayıldı. Hatta varlık alım programının devam edebileceğini ifade eden bir üyenin cümlesi bitmeden faiz artışının ilk çeyrekte gelmesi gerektiği görüşünü koruduğunu duyduk.

Bu çok sesli asenkron koro, piyasadaki senkronizasyonu da bozdu. Haftanın son günü FED Başkanı Janet Yellen’in yapacağı konuşma ile oluşan bu belirsizliği ortadan kaldıracağı beklentisi vardı ama Yellen son günlerdeki tartışmalara hiç girmeyerek bu beklentileri boşa çıkardı.

ANA GÜNDEMİMİZ HÂLÂ FED

Son günlerde FEDden gelen açıklamaları, rakamlar üzerinde amacına ulaşsa da oluşturduğu kargaşa nedeniyle başarısız bir sözlü yönlendirme süreci olarak değerlendirmek istiyoruz. Eğer durum bu ise hatadan dönüş de kolay olur. Ancak süreç bir sözlü yönlendirmeden çok FED’de başlayan bir ekol çatışması ve lobi faaliyetine dönüşmüşse, bu belirsizlik 27-28 Ekim’deki FED Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısında da ortadan kalkmaz.

Tüm bu açıklamalara karşın Yellen’in cuma günkü sessiz tutumu, bu olasılığın da göz ardı* edilmemesi gerektiğini gösterdi. Bu nedenle 27-28 Ekim’deki FOMC toplantısı son dönemlerin en kritik toplantısı haline geldi. Bu toplantı öncesinde ise vo-1 latilitenin (oynaklık) devam etmesi muhtemel görünüyor. Bu dönemdeki volatilite ve hacimdeki artış, toplantı sonrasında başlayacak güçlü bir trendin habercisi de olabilir.

Endeksdeki yüksek volatilite, sert hareketin habercisi

Son günlerde günlük bazda yaşanan hareketlerin, algılan, çok hızlı değiştirdiğini görüyoruz. Biz İçinde bulunduğumuz bu konjonktürü, önemli bir trend oluşumu öncesinde dalgaların sertleşeceği geniş bir kanal oluşumu olarak yorumluyoruz. Endekste bu kanalı kısa vadede 74.000/76.500 biraz daha uzun vadede 72.500/78.000 olarak değerlendirebiliriz.

Volatilitenin bu şekilde sert yükselişe geçtiği dönemlerin sonunda, özellikle uzun süren volatilite dönemlerinin ardından, yönü baştan bilemesek de genellikle güçlü trendlerin oluştuğunu biliyoruz. Henüz bu yönde bir trend işareti alabilmiş değiliz ancak şu anki volatilite artışını bu gözle izlemeye devam ediyoruz. Sürecin bir trend dönüşüyle mi yoksa önceki trendin yeni bir ivme kazanarak mı devam edeceği şu an cevap bekleyen soru. Bu soru cevap bulana kadar, bahsettiğimiz kanalların kullanılması ve bu kanallar içinde kar alım ve stop-loss seviyelerinin çok geniş tutulmaması faydalı olacaktır. Ancak endeks konusunda eğer FED’den gelen karışık açıklamalar önemli bir politika değişikliğine neden olmazsa -yani üç aşağı beş yukarı yılın ortalarında faiz artış sürecinin başlayacağı anlaşılırsa- endeksteki düşüş trendinin şiddetlenerek devam etmesi beklenebilir. Endekste geçen haftalarda kırılan Omuz-Baş-Omuz [OBOj formasyonundaki boyun çizgisinin bulunduğu 78.000’e kadar olacak bir hareket potansiyeli doğmuş durumda, ancak bu seviyenin üzerinde kalıcı bir hareket beklemiyoruz. Bu seviyenin üzerinde kapanışların olmadığı her günde aşağı yönde ilk kademede ana hedef olan 68.000’in göz kırpmaya devam ettiğini düşünüyoruz.

Altın hangi seviyeleri hedefliyor?

Altın, en son 16 Eylül’den sonra geçen hafta ilk defa 1.230 dolar üzerinde kapanışlar yaptı. Bu kapanışlar aynı zamanda ağustos ortalarında başlayan son düşüş trendinin üzerinde olan ilk kapanışlar oldu. Bu nedenle bu hafta 1.230 dolar üzerinde olan bu kapanışları önemli görüyoruz. 1.230 üzerinde kısa vadeli hedef olan 1.245 dolar da geçen hafta test edildi.

Önümüzdeki günlerde altın bu seviyenin de üzerine çıkarak birkaç haftalık orta vadede yeni hedef olarak 1.280 dolara kadar yükselişini devam ettirebilir. Son dönemdeki belirsizlikler altında bu yönde olacak bir hareket potansiyelini artırdı. Ancak henüz kalıcı bir yükseliş trendi içine girildiğini söylemek çok zor. Biz düşüş trendinin devam ettiği ana senaryomuzu korumaya devam ediyor, bu nedenle de önümüzdeki günlerde 1.280 dolar civarına doğru bir hareket olursa bu yükselişin satış fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Eğer altın önümüzdeki günlerde 1.225 dolar altında kapanışlar yapmaya başlarsa öncelikle 1.205 dolara kadar bir geri çekilme daha beklenebilir. 1.205 dolar altında ise düşüşteki ana destek olmasını beklediğimiz ve geçen günlerde test edilen 1.180 dolar ve hatta altındaki rakamlar yeniden test edilebilir.

Dolar/TL sert hareketlerin olduğu banda sıkıştı

Dolar/TL’de 2.25’te güçlü destek 2.30’da da güçlü bir direnç oluşmuş durumda. Bu seviyeler arasındaki dalgalanma ise günlük veri ve haber akışına bağlı. Kurun bu seviyelerden birini kırması bizce daha çok FED’den gelecek açıklamalara bağlı. FED’den gelen açıklamalar ise bir trend oluşturmaktan çok, zihinlerin bulanmasına neden oluyor.

Bu durum netleşmediği sürrece trendi olmayan gün içi dalgaların yüksek olduğu mevcut görünüm devam eder. Mevcut durumda 2.25 ve altındaki rakamlarda alım, 2.28/2.29’a yaklaşıldıkça da satış düşünülebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu