Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Bilanço beklentisi iyi 8 hisse

Yılın dokuz aylık dönemine yönelik bilançolar, ekim ayı sonunda borsaya gelmeye başlıyor. Bu dönemde cam, demir-çelik, çimento sektörlerinin öne çıkacağını öngören analistler, bilanço beklentisi yüksek prim potansiyeli olan sekiz hisse belirledi…

hisseBORSA İstanbul’da (BIST) yılm üçüncü çeyreğine yönelik (dokuz aylık ) bilançoların açıklanmasına çok az bir süre kaldı. Holding ve yatırım ortaklıklarının 30 Ekim, sanayi şirketleri ve bankaların ise 10 Kasım tarihine kadar bilançolarını borsaya bildirmesi gerekiyor. Her bilanço dönemi öncesinde olduğu gibi borsa yatırımcıları ve analistler ise şirketlerin bilanço beklentilerine yönelik analizler doğrultusunda pozisyon yenilemeye başladılar bile.

Analistler, yılm üçüncü çeyreğinde cam, demir-çelik, çimento gibi sektörlerin olumlu bilançolarıyla öne çıkmasını, banka karlarının ise dengeleneceğini düşünüyorlar. Bilanço analizinde sadece dokuz aylık dönemi analiz etmenin bazı özel ve önemli durumların gözden kaçmasına neden olabileceğini ifade eden analistler, yatırımcılara geçmiş dönem ile de karşılaştırma yapmalarını öneriyor.

“BANKA KÂRLARI DENGELENİR”

Yılın ilk iki çeyreğinde sanayi sektörü bilançolarının genellikle olumlu geldiğini hatırlatan ALB Menkul Değerler Analisti Enver Erkan, “Bu durum, gelişmiş ülke ekonomilerinde görülen toparlanmanın yanı sıra 2013’e göre yüksek seyreden döviz kurlarının ihracata yaptığı olumlu katkıya bağlanıyor. Yılın geri kalanında da özellikle ihracat yapan sanayi şirketlerinde olumlu performansın devamı bekleniyor. Ancak, euro bölgesi toparlanmasında görülen ivme kaybı ve Türkiye’nin ikinci büyük ihracat pazarı olan Irak’taki çatışmalar, sanayi sektörü bilançoları açısından risk yaratıyor” diyor.

Bankacılık tarafında ise yılm ilk çeyrek karlarında görülen sert daralmanın ikinci çeyrekte yavaşladığını kaydeden Erkan, üçüncü çeyreğin ise geçen yılki karlara göre bir dengelenme süreci olacağını düşünüyor. 2014 yılının dördüncü çeyreğinde ise banka karlarında toparlanmanın tekrar başlayacağını öngören Erkan’a göre, buna karşın FED endişesiyle faizlerde görülebilecek sert yükseliş riskini de unutmamak gerekiyor.

Yatırımcıların dokuz aylık bilanço analizlerinde dikkat etmesi gereken konulara da değinen Erkan, gelir tablosunda net karın tek başına artmasının yanıltıcı olabileceğini belirtiyor. Bilançolarda şirketlerin satışlarının, faaliyet karının ve net karının birlikte artması durumunda kardaki artışın daha güvenli olacağını söyleyen Erkan, şunlara dikkat edilmesini öneriyor: “Bir şirketin kısa ve uzun vadeli yükümlülüklerinin, dönen ve duran varlıklara kıyaslanması gerekir. Şirketin net borcunun fazla olmaması, net döviz borcunun bulunmaması, hatta net döviz varlığının olması, hisse performansı açısından olumludur. Ayrıca şirketin öz kaynaklarının ödenmiş sermayeden yüksek olması da yatırımcı açısından oldukça önemli” diyor.

CAM, DEMİR-ÇELİK, ÇİMENTO

Gedik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emin Tay ise, 2014 yılı dokuz aylık dönemde cam, demir-çelik ve çimento gibi sektörlerin yılın geri kalanında olduğu gibi olumlu bilançolarıyla öne çıkmasını bekliyor. Cam, çimento gibi sektörlerin üretim maliyetlerinin önemli bir bölümünü enerjiden kaynaklandığını ifade eden Tay, “Özellikle doğalgaz fiyatlarının seyri cam sektörü şirketlerinin maliyet yapısını önemli ölçüde etkiliyor. Ancak zammın yapıldığı tarih göz önüne alındığında bu hamle dokuz aylık finansal sonuçlara bir etki yapmayacak” diyor.

Yılın üçüncü çeyreğinde dolar kurunun geldiği seviyeler dikkate alındığında, ihracat yoğun çalışan otomotiv gibi sektörlerin de pozitif etkilendiğini düşünen Tay, diğer sektörlerle ilgili olarak şunları belirtiyor: “Havacılık sektörü bilançolarında THY’nin yüksek kur farkı giderine katlanması beklenirken Pegasus düşen petrol fiyatları ve yabancı para varlığı nedeniyle kur seviyelerindeki artışlardan pozitif etkilenebilir.”

Dokuz aylık bilançoları okurken yatırımcıların sadece dokuz ayı kü-müle olarak analiz etmelerinin bazı özel ve önemli durumların gözden kaçmasına neden olabileceğini hatırlatan Tay, “Üçüncü çeyrek yani temmuz-eylül dönemi gerçekleşmeleri de dikkate alınmalı. Örneğin, yılın ilk altı ayı sonunda dolar kuru 2.12 TL civarında kapanış yaparken eylül sonunda 2.27 olmuştu. Dolayısıyla dövizin yükselişinin net döviz açığı olan veya döviz maliyeti yüksek olan şirketlerdeki etkisini tam anlamıyla görebilmek için yılın üçüncü çeyrek gerçekleşmelerine de bakılmalı” diyor. Sadece satış geliri artışı ve net kara da odaklanıl-maması gerektiğini kaydeden Emin Tay, FAVÖK veya esas faaliyet karındaki değişmelerin de önemsenmesi gerektiğini belirtiyor. Şirketlerin tek seferlik gelirlerle net karlarını artırabildiklerini söyleyen Tay, “Yatırımcılar bunun sürdürülebilir olmadığını gözden kaçırabiliyor” diyor.

Trakya Cam: 2014 yılı nisan ayı itibariyle yeni düz cam üretim hattını faaliyete geçirdi. Şirket, yurtiçi ve yurtdışında yatırımlarına devam ederek 2014 yılının ilk altı ayında 275 milyon TL yatırım harcaması yaptı. Rusya’da yeni üretim hatlarını da devreye alan firma, 2014 yılı ilk yarısında satış gelirini 2013’ün eş dönemine göre yüzde 64 artırarak 953 milyon 49 bin TL’ye yükseltti.

Şirketin brüt kar marjı da karşılaştırmalı dönemde yüzde 25.8’den 27.98’e yükseldi. Satışlarında ve karlılığında görülen yükselişe bağlı olarak esas faaliyet karı yüzde 175 yükselerek 109 milyon 275 bin TL’ye, net karı da yüzde 205 yükselerek 119 milyon 981 bin TL’ye ulaştı. Yurtiçinde ve yurtdışında başta Rusya olmak üzere yatırımlarını ve üretim hatlarını artıran şirketin uzun vadede yatırımları tamamlandıkça katma değer artışı yaratıp finansal tablolarına olumlu yansımasını bekliyoruz.

Güçlü performansını yılın ikinci yarısında da devam ettirmesini beklediğimiz Trakya Cam’ın 2014’ün dokuz aylık döneminde 150 milyon TL kar elde ettiğini tahmin ediyoruz. Trakya Cam hisseleri için 3.00 TL hedef fiyatla yüzde 18 yükseliş potansiyeli ön görüyoruz.

Turkcell: Yılın ikinci çeyreğinde satış gelirlerini 2013’ün eş dönemine göre yüzde 2 oranında artırarak 2 milyon 923 bin TL’ye yükseltti. Öte yandan şirket yılının ikinci çeyreğinde Ukrayna’da yaşanan devalüasyon ve Türkiye’de mobil pazara uygulanan regülasyon kararlarından olumsuz etkilendi. Ancak yüzde 100 oranındaki iştiraki olan Turkcell Superonline’ın mobil geniş bant gelirlerini artırmasının etkisiyle yılın ilk yarısını yüzde 4 büyüme ile tamamladı ve yılın ilk yarısında 5 milyon 778 bin TL satış geliri elde etti. Karlılık performansında düşüş görülen şirket, yılın iik altı ayında ise 603 milyon 19 bin TL net dönem karı elde etti. Turkcell’in 2014’ün dokuz aylık döneminde 1 milyar 300 milyon TL kar elde ettiğini tahmin ediyoruz. Turkcell hisseleri için 13.50 TL hedef fiyatla yüzde 13 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Tüpraş: Son sekiz yılda 4.2 milyar dolar yatırım yapan şirketin 2006-2015 yılları arası için 5 milyar 400 milyon dolarlık yatırım programı vardı. Şirket 2014 Haziran itibari ile fueloil dönüşümü için hazırlanan 2 milyar 700 milyon dolarlık yatırımının yüzde 96’sından fazlasını tamamladı. Bu durum şirket için uzun vadede oldukça olumlu. Şirketin tonaj bazında yurtiçi ve yurtdışı satışlarında gerileme görülmesine rağmen satış geliri 2014 yılı altı aylık dönemde yüzde 3 yükselerek 18 milyar 874 milyon TL’ye çıktı.

Brüt kar maıjı ise maliyetlerdeki artış nedeniyle yüzde 2.61’dan 2.32’ye geriledi. Faaliyet karı kur farkı gelirlerinin de katkısıyla 251 milyon 687 bin TL’ye, 726 milyon 900 bin TL vergi gelirinin de katkısıyla net karı da yüzde 226 oranında artarak 874 milyon 210 bin TL’ye ulaştı. Tüpraş’ın düzenli olarak temettü dağıtması da olumlu. Tüpraş hisseleri borsada olası geri çekilmelerde alım için değerlendirilebilir.

Şirketin 2014 yılı dokuz aylık dönemde 2 milyar TL kar elde ettiğini tahmin ediyoruz. Tüpraş hisseleri için 56.41 TL hedef fiyatla yüzde 24 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Soda Sanayii: Sektörde hakim konumda ve finansal yapısı güçlü görünümünü koruyor. Şirketin gerçekleştirdiği kapasite artış Soda Sanayii A.Ş. yatırımları ile iş hacmini arttırması önemli. Katma değeri yüksek, krom ürünlerinde büyüme vizyonu ve etkin maliyet yönetimi Soda Sanayii’nin önümüzdeki dönemde de benzer finansal performansı devam ettireceğini gösteriyor. Enerji verimliliğinin artırılması için yapılan buhar tribünü yatırımları maliyet etkinliğini artırarak şirkete rekabet avantajı sağlıyor. İlk dokuz ay itibariyle satış gelirlerinin 1 milyar 216 milyon TL (2013/09:1.0 milyar TL) net karının ise 218 milyon TL (2013/09:139 milyon TL) olmasını bekliyoruz. Ancak doğalgaz fiyatlarındaki artış, potansiyel risk unsurları olarak takip edilmeli. Soda Sanayii hisseleri için 4.25 TL hedef fiyatla yüzde 9 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz. Hissede “endeks üzerinde getiri” beklentimizi koruyoruz.

Aselsan: Şirket hisselerininorta, uzun vadeli portföylerde mutlaka bulundurulmasını tavsiye ediyoruz. Özellikle Ortadoğu, Körfez ve Hazar bölgeleri başta olmak üzere rekabetçi olduğu bölgelerdeki yüksek potansiyel, şirketin “sürdürülebilir büyüme” hedefine ulaşmasını destekliyor.

Aselsan’ın teknolojik birikimlerin sivil alanlara aktarılması hedefini de orta, uzun vadede öz varlık karlılığını artıracak önemli bir adım olarak görüyoruz. 2014 /09 dönem finansal gerçekleşmelerinde 1 milyar 732 milyon TL satış geliri (2013/09:1.4 milyar TL) ve 218 milyon TL net kar (2013/09:128 milyon TL) bekliyoruz.

2014 yılsonu cirosu (dolar bazında) ve FAVÖK marjında öngörülen yatay seyre, teknik ve diğer temel göstergelerin ortaya koyduğu sonuçlara göre önümüzdeki 12 aylık süreçte şirket hisseleri için 11.45 TL hedef fiyatla yüzde 14 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz. Hissede “endeks üzerinde getiri” bekliyoruz.

BİM: Şirketin organize pazarın gıda perakende sektöründeki payı yüzde 45 civarında. Önümüzdeki toptan’fİyatina^ ^eş yılda bu oranın yüzde 60‘a ulaşması ve gıda kİâîcenm satis perakende sektörünün ortalama büyümesinin yüzde 8 olması bekleniyor. Sektör doygunluk seviyesinden uzak. BİM’in kısa vadeli finansman görümünde yıllık bazda net kar ve karlılık maıjlarında gerileme gözleniyor. Ancak uzun vadede yüzde 20’ye yakın satış hacmi büyümesi, yüzde 40’ı aşan öz varlık karlılığı ile şirket hala göz dolduruyor. 2014/09 döneminde şirketin 10 milyar 401 milyon TL ciro (2013/09: 8.7 milyar TL) ve 314 milyon TL net kar (2013/09: 307 milyon TL) açıklamasını bekliyoruz. BİM hisseleri için 53.30 TL hedef fiyatla yüzde 13 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Pegasus Hava Taşımacılığı: Satış gelirlerini yılın ikinci çeyreğinde yıllık bazda yüzde 33 artıran şirket, 30 milyon TL net faaliyet dışı gelirin de katkısıyla 86 milyon 600 bin TL net kar açıkladı. Yılın ilk altı aylık dönemi itibariyle net döviz varlığı bulunan Pegasus, dolar ihtiyacının tamamını, akaryakıt ihtiyacının ise yüzde 43’ünü hedge etmiş. Bu hedge işlemi ile finansal sonuçlar kur değişimlerinden etkilenmiyor. Ancak euro/TL kurundaki yukarı yönlü hareketler, FAVÖK’ü pozitif, dolar/TL’deki artışlar ise negatif etkiliyor. Petrol fiyatlarındaki düşüşler ise şirket karlılığına pozitif yansıyor. Mevcut konjonktürde kurlardaki hareketlerin şirket açısından olumsuz olduğunu, petrol fiyatlarındaki düşüşün ise lehine olduğunu söyleyebiliriz. Petrol fiyatlarındaki düşüş ve akaryakıt maliyetlerinin yarıya yakınının hedge edilmesi, özellikle brüt kâr ve esas faaliyet kar marjı tarafından finansal sonuçları olumlu etkileyecektir. 2014 yılsonunda yolcu sayısında yüzde 20 büyüme beklenen Pegasus, toplam doluluk oranını yüzde 79’dan 82’ye çıkarmayı planlıyor. Şirketin 2014 yılı dokuz aylık döneminde, yıllık bazda yüzde 27 artışla 2 milyar 340 milyon TL (2013/09:1.8 milyar TL) olmasını, net karın ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artışla 184 milyon TL (2013/09:161 milyon TL) seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz. Pegasus hisseleri için 28.70 TL hedef fiyatla yüzde 15 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Akçansa: Yıllar itibariyle satış gelirlerinde istikrarlı ve yukarı yönlü bir trend görülüyor. 2014 yılı ikinci çeyrek itibariyle 712 milyon TL ciro elde eden şirket net satış gelirlerini 2013’ün eş dönemine göre yüzde 30 oranında artırdı. Çimento sektöründe maliyetlerin yüzde 50’den fazlasını enerji oluşturuyor. Doğalgaz ve elektrik fiyatlarına yüzde 9 zam yapılacağının açıklanması, şirket üzerinde negatif etki yaratabilir. Ancak şirketin maliyet düşürücü yatırımlarına devam etmesi bu etkinin önümüzdeki dönemlerde sınırlı kalmasına neden olacak. Üçüncü havaalanı projesi, bağlantı yolları, kentsel dönüşüm projeleri, 2B yasasının çıkması ile yeni arsa sahiplerinin yatırım potansiyelinin artacak olması, sektör ve şirketin önümüzdeki dönem mali tablolarını olumlu etkileyecek faktörler. Ayrıca net yabancı para pozisyonu artıda olan Akçansa hissesinde döviz riskinin olmaması mevcut durum itibariyle pozitif. 2014/09 aylık finansal gerçekleşmelerde 1 milyar 100 milyon TL hasılata karşın (2013/09: 875 milyon TL) 221 milyon TL net kar (2013/09:120 milyon TL) bekliyoruz. Akçansa hisseleri için 15.80 TL hedef fiyatla yüzde 11 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu