Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Bankaların Kazançları

Son dönemde Türk bankacılık sektörü ile ilgili gelişmeler ekonomi gündeminde yakından izleniyor.

Banka analistleri, özsermaye kârlılığı, net kâr rakamı, ücret ve komisyonlardaki gelişmelerin yanında son dönemde yakından izledikleri kalemlere net faiz marjı, kredi büyümesi ve aktif kalitesini ilave ediyor.

Net faiz marjı, bankaların faaliyet performansını gösteren en önemli kalemlerin başında geliyor. Bankacılık faaliyetlerinden elde edilen marjı gösteriyor.

paracik

Bankacılık sektörünün takipteki kredi oranı yüzde 2,8 ile oldukça iyi seviyelerde. Bu rakamdaki artışlar bankanın kredilerinde bozulmaya işaret ettiği için önem arz ediyor. Aktif kalitesi, bankaların kullandıkları kredilerin ne kadarının takibe intikal ettiğini gösterdiği için bankaların finansalları üzerinde önemli rol oynuyor.

2001 krizi sonrasında yeniden yapılanan ve düzenlemelerle dünyanın en güçlü bankacılık sistemlerinden birine sahip olan Türkiye’de, sektörün kârlılığı ile ilgili olumlu1 beklentiler var. Ancak son dönemde Bank Asya ile ilgili gelişmeler ve kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in yayınladığı raporda Türkiye’nin dört büyük bankasında kredi profilinin oynaklığa karşı duyarlılığının yükseldiği yönündeki söylemleri dikkat çekti. Yine BDDK’nın geçen hafta içinde bankaların ücret ve komisyon gelirlerinin azaltılmasına yönelik çalışmaları yakından takip edildi.

Buradan yola çıkarak banka analistlerinin sektörle ilgili beklentilerini araştırdık. Yine söz konusu gelir azaltıcı çalışmaların olası etkilerini sorduk. Bunun yanında geçen hafta içinde Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Hüseyin Ay-dın’ın ve birliğin sektörle ilgili değerlendirmeleri de oldu.

ÖZSERMAYE KÂRLILIĞI

Yılın ilk yarısında bankaların öz-sermaye kârlılığının yüzde 12’nin altına 11,9 seviyesine gerilediğini hatırlatan Hüseyin Aydın, özkaynak kârlılığı rasyosunda yüzde 12’nin altı seviyelerin sıkıntı yaratacağını kaydediyor. “Yatırımcının devlet iç borçlanma senedi almak yerine, banka kurmak arasındaki tercihi farklılaştırmak lazım. Oradaki marjı açmak gerekiyor, yüzde 12’nin altında bir öz kaynak kârlılığı, öz kaynak biriktirmemize mani olur” diyen Hüseyin Aydın, bu tarafta tek haneli oranlar beklemediklerini kaydediyor.

2014 yılının bankalar için kârlılık anlamında zor bir yıl olması bekleniyordu. Şeker Yatırım, 2014 yılı için inceleme kapsamındaki bankalarda ortalama yüzde 13 özsermaye getirisi bekliyor. Kurum, özsermaye maliyetinin şu anda yüzde 15 civarında olduğunu kaydediyor ve bankaların yatırımcılar tarafından cazip olması için en az yüzde 15 özsermaye getirisi elde etmesi gerektiğinin altını çiziyor.

KÂR BEKLENTİLERİ DÜZELİYOR

Nek kârlar tarafında da yılın ikinci yarısında beklentiler olumlu. 2014 başında kârlarda yüzde 15-20’ye varan düşüşler beklenirken, ikinci çeyrek dönem sonrasında, 2013 kârlarının yakalanacağı yönünde görüşler artmış durumda. Vade uyumsuzluklarının ortadan kalkmasıyla birlikte, Hüseyin Aydın, sektördeki kârlılık rakamlarının toparlanacağı kanaatinde. Hatta Aydın, 2013 yılındaki rakamların tutturulabileceğini söylüyor.

Banka analistlerinin değerlendirmelerine bakıldığında da benzer görüşlerin gerdiğini görüyoruz. Şeker Yatırım bankacılık analisti Övünç Gürsoy, inceleme kapsamına aldıkları büyük bankaların kârlarında geçen yıla göre değişiklik beklemediklerini kaydediyor. Şeker Yatırım Akbank için “Endekse Paralel Getiri” notuyla 2014 yılı için kârlılıkta yüzde 4 artış, Garanti Bankası için “Endekse Paralel Getiri” notuyle kârlılıkta yüzde 6 artış, Iş Bankası için “Endeks Üzerinde Getiri” notuyla kârlılıkta yüzde 4 düşüş, YKB için “Endeks Üzerinde Getiri” notuyla kârlılıkta yüzde 4 artış bekliyor. Kurum, Halkbankası için “Endeks Üzerinde Getiri”yla kârlılıkta yüzde 4 düşüş, Vakıfbank için de “Endeks Üzerinde Getiri” notuyla 2014 kârında yüzde 4 düşüş bekliyor.

SEÇİCİ OLUN

Övünç Gürsoy, seçici olmak şartıyla banka hisselerinin alınabileceğini belirtiyor ve “Halkbank, Yapı Kredi ve İş Bankası hisselerini öneriyoruz. Bu bankaların rakiplerine göre kârlılıkta yılın ikinci yarısında öne çıkacağını bekliyoruz” diyor.

Bankacılık sektör endeksinin en temel belirleyicisi faiz oranlan. Yılın ikinci yarısında bankacılık endeksinde küresel faktörlerin ve bölgede devam eden jeopolitik risklerin belirleyici olacağı kaydediliyor. Bu noktada endeksin yukan yönlü potansiyeli olduğu ifade ediliyor. Ancak FED’in faiz artışıyla ilgili açıklamalarının ve jeopolitik risklerin yakından takip edilmesi gerekiyor.

REVİZYON YAPILIYOR

Yatırım Finansman’m inceleme kapsamındaki bankalar için şu an kâr beklentisi yıllık yüzde 8 daralma yönünde. Ancak tahminlerinde yakın dönemde revizyon yapmayı düşündüklerini söyleyen Yatırım Finansman Banka Analisti Ahmet Emre Kılınç, “Bu revizyonlar sonrasında 2014 yıl sonu kârının 2013 seviyelerine yakın olacağını düşünüyoruz. Takip ettiğimiz bankalardan Halkbank, Vakıfbank ve Albaraka Türk için ‘Endeks Üzeri Getiri’ tavsiyesi verirken, Akbank, Garanti ve Yapı Kredi için ise ‘Endekse Paralel Getiri’ tavsiyesinde bulunuyoruz” diyor.

Bankacılık sektöründe yılın ilk yarısındaki düşük performansın ardından ikinci yarıda toparlanma eğilimi dikkat çekiyor ve bu da tahminlerde revizyonları beraberinde getiriyor. Övünç Gürsoy, ikinci çeyrek sonuçları ile birlikte birçok bankanın 2014 yılı için bütçe hedeflerini yukarı yönlü revize ettiğini hatırlatıyor ve “Yılın ikinci yarısında ilk yarıyıl sonlarına doğru fonlama maliyetlerinde baskının azalmasına bağlı olarak özellikle MB’sımn politika faizini kademeli olarak yüzde 8,25’e düşürmesi sonrasında kârlılıkta artış bekliyoruz” diyor.

ÜCRET VE KOMİSYONLAR

Geçen hafta içinde bankacılık sektörüyle ilgili bir gelişme daha oldu. BDDK, ücret ve komisyon yönetmeliğinin yeni taslağını yayımladı. Yayımlanan taslak yönetmeliği daha önceki taslak ile karşılaştırıldığında bankaların ücret ve komisyon gelirleri açısından daha ılımlı ve kârlılıkları üzerinde daha az baskı yaratıcı etkisinin olduğu notunu düşen İş Yatırım, “Ancak geri çekilen önceki taslağın müzakerelerle daha ılımlı bir hal alacağı beklenen bir gelişmeydi. Önümüzdeki yılın mali tablolarını etkileyecek düzenlemenin kamu ve katılım bankaları hariç diğer bankaları daha olumsuz etkilemesi beklenebilir” diyor.

Ücret ve komisyonlarla ilgili düzenlemenin teknolojik altyapı çalışmalarına bağlı olarak 2015 yılından itibaren yürürlüğe gireceğine dikkat çeken Ahmet Emre Kılmç da bu nedenle düzenlemenin bu yıl kârlılık rakamlarına etkisi olmasını beklemiyor. Yeni taslak metnin öncekine göre daha ılımlı olduğunu belirten Kılınç, şunları söylüyor:

“Bu noktada özel bankalann kamu bankalarına göre olası düzenlemeye daha duyarlı olduğunu düşünüyoruz. Bankalann ücret ve komisyon gelirlerinin toplam faaliyet gelirleri içindeki payına baktığımızda en düşük oranların Halkbank ve Vakıf-bank’ta olduğunu görüyoruz.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu