Ekonomi - Borsa - Hisse Senedi

Avrupada Resesyon Belirtileri İhracatı Endişelendiriyor

Euro Bölgesi’nde çalan tehlike çanları, Kuzey Afrika ve Ortadoğu pazarının yaralarını Avrupa ile sarmaya çalışan ihracatçıları korkutuyor. İtalya’nın teknik resesyona girmesi ve Fransa’nın sıfır büyümeye takılmasının ardından AB’nin en güçlü ekonomisi olan Almanya’nın ikinci çeyrekte yüzde 0,3 küçülmesi, ihracatının yüzde 44’ünü Avrupa’ya gerçekleştiren Türkiye iş dünyasında kaygıyla izleniyor. Ekonomist’e konuşan ihracatçılar, “Eğer AB’de yeni bir durgunluk dönemi başlarsa, kayıplarımızı karşılayacak başka yer bulamayabiliriz” diyor.

Euro Bölgesi’nin en güçlü ekonomisi konumunda bulunan ve Türkiye’nin de 13,5 milyar dolarlık ihracatla en büyük dış pazarı konumundaki Almanya’nın ilk çeyrekte yüzde 0,8’lik büyümesinin ardından ikinci çeyrekte yüzde 0,3 daralması, AB’de resesyon kaygısının temelini oluşturuyor. Son iki çeyrektir küçülen İtalya ve Fransa’nın bir türlü pozitif Düyümeye geçe-nemesi sonrasınla Almanya’dan ;elen bu haber,

.vrupa Birliği’nde 008 benzeri bir rizin kapıda oluğu endişelerini artırdı. Almanya’nın daralmasında inşaat sektöründe daralma, Avrupa ile Rusya arasındaki Ukrayna gerilimi ve sonrasında karşılıklı ambargo hamleleri önemli rol oynuyor.

resesyon

DEFLASYON TEHLİKESİ

Öte yandan Euro Bölgesi’nin genelinde büyümenin temel göstergelerinden sayılan sanayi üretiminin haziran ayında yüzde 0,3 daralması da bir başka endişe kaynağı. AB’nin güçlü ekonomilerinden Hollanda’nın ikinci çeyrekte yüzde 0,5 büyümesi, Portekiz ve îspanya gibi sorunlu ülkelerin de yüzde 0,6 büyümeyi yakalaması yüreklere su serpse de, Euro Bölgesi’ne yön veren büyük ekonomilerdeki sallantının orta ya da uzun vadede nasıl şekilleneceği merak konusu. Üstelik küçülme ile beraber yaşanan düşük enflasyon ortamı da deflasyon tehlikesini ortaya çıkarıyor.

İşte tüm bu olumsuz gelişmeler, son dönemde Suriye’den sonra Iraktaki sorunlarla birlikte Ortadoğu va Körfez pazarlarında aradığını bulamayan ihracatçıların uykularını kaçırıyor. Şimdilik panik havası için erken olsa da ihracatçılar önümüzdeki günlerde Avrupa ekonomisindeki gelişmelerin pür dikkat izlenmesi gerektiği konusunda hemfikir.

AB’YE İHRACATA MAHKUMUZ!

AB’ye ihracattaki en büyük kalem olan otomotiv sektöründe şimdilik Euro Bölgesi’ndeki resesyona dair sinyal almadıklarını dile getiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Başkanı Orhan Sabuncu, “Ancak, son açıklanan verilerden sonra önümüzdeki aylarda kötü haberler alabiliriz” diyor. Son 8-9 ayda AB’de otomotiv pazarının ortalama yüzde 5 büyüme kaydettiğine dikkat çeken Sabuncu, “Biz de ihracatta son yedi ayda yüzde 10 büyüme kaydettik. AB’nin olası krizinden ilk etkilenen biz oluruz. Zaten iç piyasa kötü durumda, ihracatla ayakta duruyoruz” diye konuşuyor.

Orta Anadolu Makine ve Akşamları ihracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, son dönemde Avrupa ekonomisinden birbiri ardına yorumlanması güç haberler aldıklannı belirtiyor. Euro Bölgesi’nde büyüme ve sanayi üretiminin beklentilerin altında gelmesinin kötü bir gelişme olduğunun altını çizen Dalgakıran, “Almanya en fazla ihracatı Euro Bölgesi içindeki Fransa, İtalya gibi ülkelere gerçekleştiriyor. Dolayısıyla AB’nin en güçlü ekonomisinde yaşanan durgunluk hemen diğer ülkelere de yansıyor. Avrupa zor zamanlardan geçiyor. Eylül ayında açıklanacak ihracat rakamlarında da bu tablonun ortaya çıkacağını düşünüyorum” diye konuşuyor.

Avrupa Birliği’nde yaşanan her ekonomik gelişmenin direkt olarak Türkiye’yi de etkilediğine işaret eden Dalgakıran, “ihracatımızın yüzde 50’sini Avrupa ülkelerine yapıyoruz. Zaten Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarlarında son dönemde işler çok kötü gidiyor. Bir de AB’de resesyon olursa tablo Türk ekonomisi için çok daha karanlık olur” değerlendirmesinde bulunuyor.

KIRMIZI IŞIKLAR FAZLA

AB’nin lokomotif ekonomisi olan Almanya’nın ikinci çeyrekteki kötü performansının beklenmedik bir gelişme olduğunu ifade eden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri ihracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle de “Büyüme ve sanayi üretimi sonuçlarının beklentilerin altında kalarak negatif çıkması bizi endişeye sevk etti” diyor. Tekstil sektörü için en önemli ülkelerden biri olan İtalya’nın yaşadığı ekonomik darboğazın uzun süredir aşılamadığını hatırlatan Gülle, “Bunun üstüne diğer güçlü AB ekonomilerinin eklenmesi ihtimali var. Şu anda ihracat tablomuzda kırmızı ışıklar yeşil ışıklardan çok daha fazla” diye konuşuyor.

Türkiye’nin dış ticaretinde Avrupa Birliği’nin yeri doldurulamaz bir ağırlıkta olduğuna işaret eden Gülle, “Euro Bölgesi’nde, hele hele Almanya ekonomisinde yaşanan olumsuz gelişmeler bizim açımızdan tehlikeli bir durum. Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarlarında yaşadığımız kan kaybını son dönemde Avrupa ekonomilerindeki düzelme ile telafi ediyorduk. Euro bölgesindeki durgunluğu telafi edebileceğimiz bir başka pazar ise yok” diyor.

PAZAR BULMAK ZORLAŞIR

Akdeniz Ağaç Mamülleri ve Orman Ürünleri ihracatçıları Birliği Başkanı Bülent Aymen ise Euro Bölgesi’nde 2008’de patlak veren ekonomik krizden Ortadoğu pazarları sayesinde yara almadan kurtulduklarını hatırlatarak, “Ancak 2011’den sonra özellikle Libya, Mısır, Suriye ve Irak’ta yaşananlar ihracatımızı önemli ölçüde geriletti. AB’ye ihracatımız ise 20l4’te yüzde 14’lük artış gösterdi. Bu sayede de Ortadoğu’dan büyük yaralar almadan yolumuza devam ediyoruz” diyor.

Avrupa’nın en güçlü ekonomilerinden gelen olumsuz haberler ile bir kez daha endişeye kapıldıklarını dile getiren Aymen, “ihracatımızın yüzde 44’ünü gerçekleştirdiğimiz AB pazarı ve özellikle Almanya’nın yaşayacağı bir kriz bizi vurur. Kriz olursa bu çapta ihracat yapacağımız yer kalmaz” diye konuşuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu